09-05-2017
Hıdrellez bana neler hatırlatıyor?
Çocukluğum İskeçe Arenmahalle'de geçti. Mahallemiz; dağın eteklerinde, şehir merkezinden nispeten uzakta, eski evleri, dar sokaklarıyla eski bir kartpostalı andırıyordu adeta. Sokaklarında çocuk sesleri eksik olmazdı. Tarihi camimizin küçük bahçesinde top koşturur, akşam saati yaklaştığında kale basmaca oynar, 50 - 100 drahmi bulduğumuzda da seyyar dondurmacı çolak Mustafa abiyi beklerdik. kışları kar yağdığında mahallemizin hemen üst tarafındaki ormanda, çam ağaçlarının arasında kocaman kar topları yapar, kardan adamları yan yana sıralardık. Çocukluk yıllarının geçirilmesi için ideal bir yerde yaşadım diyebilirim.
Kar toplu oynadığımız, kardan adam yaptığımız günler, haftalar ve aylar geçince de aynı yerde Hıdrellez gününü sabırsızlıkla beklerdik. Çocukluğumun en canlı hatıralarındandır Hıdrellez şenlikleri. Arenmahalle'nin şoşa'sında (şose) her Hıdrellez adeta bir festival havası eserdi. Günler öncesinden mahalle kızları kapı kapı gezip para toplarlar, mısırlar satın alınır, mahallenin meydanı olan "Borsacık"ta tanelenir, yıkanır, 6 Mayıs günü geldiğinde de kazanlarda gölle pişirilirdi. Yüzlerce, belki binlerce soydaş Hıdrellez için Arenmahalle'ye gelirdi. Büyük bir salıncak yapılır ve herkes sallanmak için sıraya girerdi. Kim daha çok "uçurulacak" yarışı yapılırdı. Sağlam bir ağacın dalına bağlanan urgandan salıncağın yakınına yakılan ateşin üzerinden atlanır, bu sayede de Hıdrellez'in en önemli "adeti" yerine getirilmiş olurdu. Mahalledeki genç kızların, geceden gül ağacı altına koydukları çömlekten çektikleri dilekleri, sabah saatlerinde söyledikleri mani ve türküleri bugün dahi hatırlıyorum. Son derece canlı ve heyecanlı bir etkinlikti Hıdrellez.
Rahmetli babaannem Hıdrellez'i çok severdi. Çiçekle, toprakla, bahçeyle geçirdi ömrünü. Erkenden kalkar, bahçeden çiçek, dal falan toplar, bizim için çelenk yapardı. Adet yerini bulsun diye.
Sonra yıllar geçti. Arenmahalle'de yıllar önce yapılan Hıdrellez şenlikleri tarihe karıştı. Ne gölle, ne salıncak, ne üzerinden atlanan ateş. Üniversiteyi mezun olduktan ve askerlik görevimizi yaptıktan sonra meslek hayatım başladı. Batı Trakya'daki Hıdrellez şenlikleri değişti. Azınlık dernekleri farklı farklı bölgelerde Hıdrellez şenlikleri adı altında çeşitli etkinlikler yapıyor.
Bu Hıdrellez etkinliklerinden biri de on yıldan fazla bir süredir devam eden Mustafçova Belediyesi ile İskeçe Türk Birliği'nin Ilıca köyünde gerçekleştirdiği Hıdrellez Şenliği. Eskiden belediyenin yerine Ilıca Nahiyesi vardı. Nahiyeler kaldırılınca bunun yerini Mustafçova Belediyesi aldı.
Ancak aynı zamanda İskeçe bölgesindeki en büyük Hıdrellez etkinliği olan Ilıca'daki Hıdrellez'in ilginç bir geçmişi var. birçok konuda olduğu gibi Hıdrellez de, Balkan kolunda farklı bir propagandaya malzeme yapılmıştır geçmişte. Hıdrellez, Türk dünyasının asırlardır kutladığı bir halk bayramıdır. Mevsimsel bayramlardan biridir. Kökünün İslam öncesine dayandığını söyleyenler de vardır. Bir görüşe göre de Türkler’in Orta Asya’dan getirdikleri Nevruz Bayramı'nın başkalaşmış ve İslamlaşmış şeklidir.
Batı Trakya Türk Azınlığı'nın etnik parçalara bölme politikası uyarınca "Balkan bölgesindeki Müslümanlar Aziz Yorgi yortusunu kutluyor" propaganda ve algısı yaratarak, Balkan köylerindeki soydaşlarımızın Hıdrellez Bahar Bayramı'ndan "soğuması" amaçlandı. 2003 yılında İskeçe Türk Birliği bu propagandaya aldırış etmeden halk oyunları ekibiyle Ilıca'daki Hıdrellez şenliğine katılmak istemişti. Aranızda hatırlayanlar olacaktır. Hıdrellez şenliklerine giden İskeçe Türk Birliği halk oyunları ekibi ve Türk müziği orkestrasını taşıyan otobüsün şenlik alanına girişi, polis tarafından engellenmişti.
Otobüsü durduran polisler Bölge Genel Sekreteri, 4. Kolordu Komutanlığı ve İskeçe Emniyet Müdürü’nün ortak emriyle hareket ettiğini söylemişti. Otobüsün alana girişinin araçta bulunan Türkçe pankartlar nedeniyle yasaklandığını söylemişlerdi.
Peki ne yazıyordu pankartta: "Hıdrellez Bahar Bayramınız Kutlu Olsun" yazıyordu. Evet, bir otobüsle Ilıca'daki şenliğe giden İTB heyeti sözümona bu pankart nedeniyle durdurulmuş. Belli ki birileri, İskeçe Türk Birliği'nin Ilıca'ya gelmesinden, Hıdrellez etkinliğine katılmasından, Türkçe şarkı söylemesinden, halk oyunları gösterileri sunacak olmasından ve yıllarca yapılan propagandanın "dumura" uğramasından korkmuş!
Ve o yıl İTB ekibi Ilıca'ya sokulmadı. Yasak uygulandı. 2004 yılından bugüne kadar İskeçe Türk Birliği'nin katılımıyla Ilıca'da bir halk festivali yapılır adeta. Şarkılar, türküler, halk oyunları gösterileri, sergiler, seyyar satıcılar, vesaire.
13 yıldan beri de bu Hıdrellez şenliğinden kimse zarar görmedi. Ülke zararlı çıkmadı. Bölge insanı zararlı çıkmadı. Ülkenin güvenliği zaafa uğramadı. Zaten buna en başta azınlık kurumları ve azınlık insanı müsade etmezdi.
Hatırlatmak istedim. Hıdrellez Bahar Bayramınız Kutlu Olsun...