01-09-2021
Yaz 2021 itibarıyla Batı Trakya değerlendirmesi
2021 yılının yazını da geride bıraktık. Bu satırlar yazılırken takvim anlamında sonbahara girmiş bulunuyoruz.
Kovid -19 pandemisinin yaşamımızı daha önce hiçbir olayın olmadığı kadar etkilediği bir gerçek. Bir buçuk yıldır pandemi şartlarında yaşıyoruz. Ve bunun tam anlamıyla ne zaman biteceğini de bilemiyoruz. Ancak bir yandan da hayat devam ediyor. Pandemi hayatın normal tempoya dönmesini engellediği kesin. Ancak sorunlar beklemiyor. Örneğin "pandemi var bu yıl öğrenci azlığı nedeniyle okullar kapatılmasın denmiyor." Batı Trakya Türkleri olarak ağır ekonomik krizin sonuçlarını yaşamaya devam ediyoruz. Azınlığımızın gençleri daha iyi bir gelecek için yurt dışına göç etmeye devam ediyor. Ekonomik sebeplerle azınlık insanının göç etmek zorunda olmasını son yılların ve gelecek açısından toplum adına en önemli sorun olarak gördüğümü vurgulamak isterim. Önümüzdeki dönemde bu ciddi sorunu daha ayrıntılı ele almak istiyorum.
Dediğimiz gibi sorunlar beklemiyor. Geride bıraktığımız yaz aylarında yaşanan azınlık açısından önemli birkaç konuyu siz okurlarımız için derlemeye çalıştım. Kısa bir özet çıkartmaya çalıştım. Olayları değerlendirdikten sonra yönetimin Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı'na bakış açısının yani "azınlık politikası"nın değişmediğini tam aksine bu konuda geri vitesle devam edildiğini üzülerek gözlemliyoruz.
Başlıklar altında ele alalım.
1- Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararının uygulanarak, İskeçe Türk Birliği'nin resmi ve yasal statüsünün iade talebi, Yunanistan Yargıtay Mahkemesi tarafından 30 Haziran 2021 tarihinde açıklanan kararla reddedilmişti. Geçtiğimiz günlerde Yargıtay'ın gerekçeli kararı (gecikmeli olarak) Yunanistan basınında yer aldı. Yargıtay; 2005'te, 2012'de İskeçe Türk Birliği kararıyla ilgili ne demişse aynı (sözde) gerekçelerle yine aynı iddiaları tekrarladı. Özetle; "Batı Trakya'da Türk yok. İskeçe Türk Birliği de olamaz" iddiasını yinelemiş oldu! Batı Trakya Türklerinin kimliğini inkar etme politikasında milim kayma yok!
38 yıllık hak arama mücadelesi devam ediyor. Yani bir diğer anlatımla Batı Trakya Türkleri 38 yıldır büyük bir haksızlığa maruz kalmaya devam ediyor. Bu olay, bu sorun, azınlık toplumu ile devlet arasında en önemli güvensizlik sebebi olmaya devam ediyor.
2- Geçtiğimiz aylarda Rodos ve İstanköy adalarındaki vakıflarla ilgili yeni düzenleme yapıldı. Buna göre vakıf idarelerini seçimle belirleme hakkı adalardaki Türk toplumunun elinde alındı. Üstelik buna hukuki argüman da üretildi! "Vakıf idarelerinin seçimle işbaşına gelmesine gerek yok. Dünyadaki İslam ülkelerinde de böyle bir şey yok" denilerek işin içinden çıkıldı! Şimdi benzer bir düzenlemenin Batı Trakya'daki azınlık vakıfları için düşünülüp düşünülmediği de merak konusu.
3- Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığına ait ve özerk bir statüde olması gereken üç müftülük, daha önce yapılan değişiklikle Yunanistan eğitim bakanlığına bağlı bir genel müdürlük seviyesine düşürüldü. Geçtiğimiz günlerde de bu "müftülüklere" devlet tarafından memur tayini için ilan çıkartıldı.
4- Geçtiğimiz haftalarda Yunanistan genelinde okulların faaliyetlerini düzenleyen bir yasa kabul edildi. Okullara bazı konularda ekonomik ve idari anlamda özerklik getiren ve bağış kabul etme, sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimlerle ortak aktivite ve çalışmalar yapma imkanı veren yasadan (farklı bir statüye sahip olduğu gerekçesiyle) Türk azınlık okulları kapsam dışı bırakıldı.
5- Ancak öte yandan farklı bir statüsü olmasına rağmen, 12 azınlık okulu öğrenci sayısı azaldığı gerekçesiyle yönetim tarafından kapatıldı. "Azınlık eğitimi ve azınlık okulları" sözkonusu olduğunda yöneticilerin işine geldiği zaman "farklı statüyü" işine gelmediği zaman ise "ülkedeki genel uygulamayı" dikkate aldığını net olarak görüyoruz.
6- İşin üzücü ve düşündürücü yanı ise kapatılan okullarla ilgili olarak Eyalet Eğitim Müdürlüğü ile Azınlık Okulları Encümenler Birliği ve Türk azınlık temsilcileri arasında yapılan görüşmelerde, yöneticilerin sergilediği tutumdan dolayı somut bir sonuç alınamaması...
Sonuç: Yunanistan devletinin Batı Trakya Türk Azınlığıyla ilgili politikasında (maalesef) en ufak bir değişiklik yok!...
1 Eylül 2021 Çarşamba 14:29