29-02-2016
Azınlık ne yapıyor?
Üç haftadır gazetemizde Selanik Üniversitesi bünyesinde oluşturulacak İslam Bilimleri Bölümü ve bunun Batı Trakya Müslüman Türk azınlığına etkisini ele aldık. Bu bölümün görevi sadece İslam dinini bilimsel açıdan incelemek ve İslam dini ilahiyatçısı yetiştirmek olmayacak. Bunun yanı sıra sözkonusu bölümün bir görevi daha olacak. Batı Trakya Türk azınlığına din adamı yetiştirmek fakültenin görevleri arasında yer alacak.
İşte tam da bu noktada Batı Trakya Müslüman Türk azınlığının söz söyleme ve bu konuya müdahale etme, talepte bulunma hakkı doğuyor. Zira, bu bölümden mezun olacak azınlık mensuplarının 240 İmam Yasası uygulaması çerçevesinde değerlendirileceği ve "İerodidaskalos" (din öğreticisi) olarak azınlık toplumuna "hizmet" etmesi öngörülüyor. Eğer Batı Trakya'daki azınlık mensubuysanız ve bu fakülteden mezun olduysanız, devlet sizi "İerodidaskos" olarak kadrosuna alacak, maaşa bağlayacak ve azınlık çocuklarına İslam dinini Yunanca öğretmek üzere devlet okullarına tayin edecek. Böylelikle eleman sıkıntısı çekilen 240 İmam Yasası uygulaması ve "İerodidaskalos" kadrosu için de eleman yetiştirilmiş olacak.
Selanik'teki bu bölüm olur mu, olmaz mı yorumlarına mahal vermemek adına, Eğitim Bakanlığı Genel Sekreteri Yannis Pantis geçtiğimiz günlerde katıldığı bir panelde konuya değinmiş. Pantis, Selanik Üniversitesi'ndeki İslam Bilimleri Bölümü'nün önümüzdeki eğitim yılından itibaren hayata geçeceğini söylemiş. Bu yıl yapılacak üniversite sınavlarında söz konusu bölümün tercihler arasında yer alacağını ifade etmiş.
Batı Trakya Müslüman Türk azınlığı, statüsünün belirlendiği, azınlık burada kalırken haklarının belirlendiği uluslararası anlaşmalar uyarınca eğitim ve din konularında özerkliğe sahip. Azınlık din ve eğitim konularında söz hakkına sahip. Azınlık, bu ülkeye göçmen veya mülteci olarak gelmedi. Uluslararası anlaşmalarla burada bırakıldı. Dolayısıyla bu anlaşmalara, sözleşmelere aykırı noktalarda tepki göstermek ve görüşünü söylemek durumundadır.
Devletin, "Biz azınlığa verilen dini eğitimi kontrol altına alıyoruz, bu sayede olası aşırı çevreleri ve fundamentalistleri engelliyoruz" gibi bir söylemi de kabul edilemez. Çünkü bu söylem Batı Trakya şartlarında son derece abartılı ve diğer ülkeleri yanıltmaya yönelik yanlış ve maksatlı bir anlayıştır. Çünkü bu uygulamanın doğrusu, "Biz azınlığı eğitimde olduğu gibi, kurumsal yapılarında olduğu gibi, din ve din eğitimi konusunda da tam bir kontrol altına aldık, söz hakkına sahip olmasını engelledik." olması gerekir.
Şunu da ifade etmek gerekir ki, zaten 240 İmam Yasası, azınlığı dini alanda tam kontrol altına almaya yönelik bir girişimdi. Selanik'te oluşturulacak İslam Bilimleri Bölümü de bu yapıya eleman yetiştirmeye yönelik olarak hayata geçirilmek isteniyor. Bu projenin bir benzeri bundan yıllar önce azınlık eğitiminde uygulandı. Şimdi sıra din alanına geldi.
Eğitim Bakanlığı Genel Sekreteri'nden öğreniyoruz ki, bölüm önümüzdeki eğitim yılından itibaren faaliyete geçiyor. Böyle bir bölümün açılması veya açılmamasına tabii ki azınlık karar vermeyecek. Ancak bu bölüm azınlığın din işlerine müdahale aracı haline getirildiği andan itibaren azınlığın söz söyleme, tepki gösterme, talepte bulunma hakkı hiçbir şekilde engellenemez. Batı Trakya Türk toplumu henüz konuya mesafeli duruyor. Bu konuda kurumsal bir tepki henüz yok. Devlet, 240 İmam Yasası'nda olduğu gibi, müftülük meselesinde olduğu gibi, azınlık eğitiminde olduğu gibi, son olarak azınlık eğitimiyle ilgili yasa değişikliğinde olduğu gibi Batı Trakya Müslüman Türk azınlığının görüşünü, tepkisini dikkate almadan çizdiği planı uygulamaya koyuyor. İşin başında farklı hükümetlerin, farklı partilerin ve değişik isimlerin olmasının bu gayreti etkilemediği tecrübeyle sabit artık.
Devlet azınlığı ilgilendiren konularda bu şekilde hareket ediyor. Peki azınlık ne yapıyor?
29 Şubat 2016 Pazartesi 17:48