01-03-2025
Azınlığın ekonomik çıkmazı
Gümülcine çarşısına her çıktığımda içim cız ediyor. Kapanan dükkanlar, boşalan mağazaların camlarından uzun süredir inmeyen kiralık ilanları, bölgedeki ekonomik durgunluğun derinleştiğini gösteriyor.
Bir zamanlar küçük esnafa zarar vereceği endişesine neden olan Kosmopolis’teki büyük mağaza zincirlerinin bölgeden ayrılması, özellikle gençlerin ilgisini çeken alışveriş merkezlerinin de canlılığını kaybetmesine yol açtı.
1 Ocak itibarıyla Schengen’e dahil olan Bulgaristan ile sınırların artık tamamen ortadan kalkması ise bölgedeki bazı meslek gruplarının şikayetlerini de beraberinde getirdi. Ekonomik durgunluk; serbest dolaşım ve serbest ekonomiyi esas alan Avrupa Birliği normlarının bölge halkı tarafından sorgulanmasına yol açıyor.
Bir zamanlar bereketli topraklarında ekonomik refah içinde olan ve bölge ekonomisinin temel direklerinden biri sayılan çiftçiler, artan üretim maliyetleri, azalan destekler ve olumsuz iklim koşulları nedeniyle giderek fakirleşiyor.
Ekonomik zorluklar her yerde hissediliyor ancak azınlık toplumu için durum çok daha ağır. Uzun yıllar ekonomik sistemin dışında bırakılan, birçok fırsat ve imkandan mahrum kalan azınlık insanı, ağırlıklı olarak küçük esnaflık, çiftçilik ve hayvancılıkla geçimini sağlamaya çalışıyor. Ekonomi yarışına dezavantajlı başlayan azınlık esnafı, işçisi ve çiftçisi, her yeni güne daha büyük yüklerle uyanıyor.
Bu hafta GÜNDEM’de yayımlanan iki röportaj, bölgedeki ekonomik zorlukları tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor.
Rodop Esnaf ve Sanatkarlar Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve ekonomi uzmanı Barış Mustafa, ekonomik krizin tam anlamıyla atlatılamadığını belirtiyor. Rakamlar düzeliyor gibi görünse de, bu iyileşme ne çarşıya, ne pazara, ne de insanların cebine yansıyor. Küçük esnaf internet satışlarıyla rekabet etmekte zorlanıyor, dükkan kiraları ve faturalar esnafın belini bükmeye devam ediyor. Pandemi dönemiyle birlikte artan internet alışverişi, daha hesaplı olması nedeniyle klasik esnaf anlayışını yok ediyor.
Hayvancılıkla geçimini sağlayanların durumu da oldukça vahim. İnhanlı Belediye Başkan Yardımcısı Cem Salihoğlu’nun verdiği rakamlar endişe verici. Sadece İskeçe’nin ova bölgesinde bir yıl içinde 22 bin küçükbaş hayvanın, veba ve çiçek hastalıkları nedeniyle itlaf edildiğini söylüyor. Sürü sahiplerinin çoğu yalnızca hayvancılıkla geçinen kişiler olup, ellerindeki her şeyi kaybetmiş durumdalar. Aldıkları tazminatlar ise yaşadıkları kayıpları telafi etmekten oldukça uzak. Hayvancılığa geri dönmek isteyenler içinse şartlar çok zor.
Bütün bu ekonomik baskılar, özellikle gençleri ve aileleri göçe zorluyor. Yurt dışına gidenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Avrupa’nın çeşitli ülkelerine, özellikle Almanya ve Hollanda’ya göç eden azınlık insanı, geride bıraktıkları topraklardan umudunu kesiyor. Bir zamanlar doğup büyüdükleri, geçimlerini sağladıkları bu topraklar artık onlar için bir yaşam alanı olmaktan çıkıyor. Ekonomik göç, sadece bireyleri değil, toplumun tüm dinamiklerini etkiliyor. Köyler boşalıyor, iş gücü azalıyor ve ekonomik çarkın dönmesi giderek daha da zorlaşıyor.
Peki ne olacak? Azınlık insanı bu ekonomik çıkmazdan nasıl kurtulacak? Belki de yeni iş alanları yaratmanın yollarını aramak gerekiyor. Gençlere alternatif gelir kaynakları sunmak, girişimciliği teşvik etmek, tarım ve hayvancılıkta modernleşmeye gitmek şart. Ama her şeyden önce, devletin bu bölgeye daha fazla destek vermesi, ekonomik adaletsizliği gidermesi gerekiyor.
Kapanan kepenkler, kaybolan umutlar ancak devlet destekleri, ticaret, tarım ve hayvancılıkta yapılacak stratejik değişikliklerle yeniden canlanabilir.
Özellikle bölgemizde her geçen gün daha bir içinden çıkılamaz hale gelen ekonomik durgunluğu sona erdirecek önlemler ya ivedilikle devreye sokulacak, ya da hep birlikte kuyunun dibini göreceğiz.
1 Mart 2025 Cumartesi 17:47