26-11-2018
Çocuklar ve hakları...
20 Kasım, Dünya Çocuk Hakları Günü'ydü...
Tabii ki eğitim, sağlık, yaşama, barınma, fiziksel, psikolojik ve cinsel sömürüye karşı korunmak her çocuğun doğuştan sahip olması gereken haklar.
Fakat savaş ve çatışmaların hala devam ettiği, insan onurunu hiçe sayan şiddet ve mezalimin sürdüğü, yoksulluk ve açlık sınırı altında yaşam mücadelesi veren, eşit fırsatlardan yararlanamayan, ayrımcılığa tabi olan çocukların varlığını düşündükçe gerçek anlamda çocuk haklarından bahsetmek ne kadar mümkün bilemiyorum.
Çocuk haklarına ilişkin ilk resmi metin, 1924 yılına ait. Milletler Cemiyeti tarafından kabul edilen Cenevre Çocuk Hakları Bildirisi. Bu bildiri Birleşmiş Milletler tarafından 20 Kasım 1959 tarihinde BM Çocuk Hakları Bildirisi olarak güncellenmiş, 20 Kasım 1989 tarihinde de daha geniş kapsamlı BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşme ile değiştirilmiştir.
Evet, bildiriler, sözleşmeler hepsi çok güzel de, uygulamada ortaya çıkan sonuçlar ne yazık ki yürek parçalayıcı.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu UNICEF'in raporlarına göre;
• Günde 15 bin çocuk önlenebilir nedenlerden dolayı hayatını kaybediyor.
• Her gün yaklaşık 1.000 çocuk, önlenebilir ishalli hastalıklar yüzünden ölüyor. Bu ölümlerin hemen hemen yüzde 90'ı doğrudan doğruya temiz olmayan su, sanitasyon ve hijyen yetersizliğinden kaynaklanıyor.
• Dünyada her 4 çocuktan 1'i çatışma veya felaketlerden etkilenen bir ülkede yaşıyor.
• İlköğretim çağında olan 61 milyon çocuk okula gidemiyor. 12-15 yaş arası 60 milyon ergen ortaokula gidemiyor.
• Okula gitmeyen çocukların yüzde 53'ü kız çocuğu.
• Her 5 saniyede bir çocuk açlıktan ölüyor.
• AIDS bugün hala 10-19 yaş grubunda ölümlerde ikinci neden olarak karşımıza çıkıyor.
• 28 milyon savaş mağduru çocuk var.
• 5-7 yaş arası yaklaşık 152 milyon çocuk işçi bulunuyor. Bunların 73 milyonu tehlikeli işlerde çalışıyor.
Yine UNICEF'ın verilerine göre, dünyadaki eğilimler 2030 yılına kadar aynen devam ederse, yoksulluk içinde yaşayan çocuk sayısı 167 milyona çıkacak. Önlenebilir hastalıklar nedeni ile 69 milyon çocuk hayatını kaybetmiş, 750 milyon kız çocuğu henüz çocuk yaşta evlenmiş olacak.
Ne kadar ürkütücü değil mi?
Hepimizin hayatta en büyük değer verdiğini söylediğimiz çocuklarımız için yapamayacağımız bir şey yokken, dünya genelinde çocuklara sahip çıkamamak, yardım eli uzatamamak ne büyük bir acizlik.
Gelelim kendi bahçemizde olup bitenlere...
Batı Trakya'daki çocuklara bakıyorum da, onların da çocuk hakları açısından en büyük yoksunlukları eğitim alanında ortaya çıkıyor. Azınlığa uygulanan politikaların en büyük kurbanı onlar. Sosyo-kültürel açıdan geri kalmışlığın desteklendiği bu politikalara çocuklar alet ediliyor ne yazık ki.
Her çocuğun kendi dilinde, kendi kültüründe eşit eğitim fırsatlarına sahip olması en doğal hakkıdır. Ama bu hakkı ne dedelerimiz, ne anne babalarımız, ne biz, ne de bugün çocuklarımız kullanabiliyor.
Dünya Çocuk Hakları Günü...
Anlamı büyük, ama ne yazık ki içini dolduramadığımız bir günden bahsediyoruz.
26 Kasım 2018 Pazartesi 15:36