14-03-2015
Sabrın sonu selamet...
Gün olan devran döne... Bir dönemin seçim barajını aşıp meclise girme heyecanı yaşayan partisi, bugün iktidar koltuğuna oturdu.
Seçim sonuçlarının açıklandığı gece, Gümülcine'de meydandaki seçim bürosunda bir partilinin "inanamıyorum, oldu, oldu" dediği üzere, Yunanistan solu için bir hayal gerçek oldu.
SİRİZA'nın seçim sloganı, "UMUT" üzerine kuruldu. Ekonomik sıkışmışlığın içindeki insanlar, bulundukları çıkmazdan kurtulmak için umutlarını SİRİZA'ya bağladılar ve SİRİZA'yı iktidara taşıdılar.
Batı Trakya Türk azınlığı da tarihinde ilk kez sola böylesi bir destek verdi. Azınlığın SİRİZA'ya yönelmesindeki temel neden de doğal olarak içinde bulunduğu tükenmişlik oldu. Yıllardır azınlık olmaktan üzerine binen ağır yüke, ekonomik zorluklar, geçim derdi de eklenince SİRİZA azınlık için de UMUT oldu.
Umut, ummaktan doğan bir duygu. Ummak da doğal olarak beklentileri beraberinde getiriyor. Beklentilerin çokluğu ve yoğunluğu ise sabırsızlığı, aceleciliği, telaşı içinde barındırıyor.
Nasıl mı? Ülkenin bugünkü duruma gelmesinde ana sorumlu olan iktidar partilerinden umudu kesen insanlar, yeni umutlarını bağlandıkları SİRİZA'yı tek kurtarıcı olarak görüyorlar. Ancak bu son kurtarıcının yaşatacağı en ufak bir hayal kırıklığı, bir önceki dönemlere kıyasla daha ağır sonuçlar doğuracak.
Bu nedenle SİRİZA'nın işi hayli zor. Yani
SİRİZA hükümetinin Avrupa başkentlerinde yapacağı pazarlıkların yanısıra, ülke insanının morali de yüksek tutmak zorunda.
Azınlık açısından da SİRİZA son bir umut kaynağı. Yıllarca çözümlenmeyen azınlık sorunlarının, azınlık insanının dışlanmışlığının sorumluları bir kenara bırakılıp, umutlar SİRİZA'ya kenetlenmiş durumda.
Bunda doğal olarak solun azınlık söylemleri önemli rol oynuyor. Cesur adımlar attığı gözlenen SİRİZA'nın, aynı cesareti azınlık konularında da göstermesi bekleniyor.
Azınlığın bu partiye ciddi bir destek vererek, üç temsilcisini de SİRİZA'dan seçmesi ise beklentileri arttırıyor.
Azınlığı mecliste yeni dönemde temsil edecek milletvekillerinin bu beklentileri göğüsleyecek seviyede olması da bu beklentileri besliyor.
Ancak gerçekçi olmak gerekirse, SİRİZA'ya bu konuda bir parça zaman tanımak gerek. Çünkü SİRİZA'nın ilk etapta görevi ekonomiyi kurtarmak, verdiği vaatleri yerine getirebilmek ve Avrupalı ortaklarını ikna edebilmek.
SİRİZA'nın önündeki bir diğer handikap ise hükümet ortağı. Yani Bağımsız Yunanlılar cephesinden azınlık lehinde bir şeyler beklemek safdillik olur.
Ateş düştüğü yeri yakar derler ya... Bizler doğal olarak ekonomik sorunların yanısıra, azınlık olmaktan kaynaklanan sorunlarımız için de beklenti içindeyiz. Ancak beklentilerimizin gerçekleşip gerçekleşemeyeceğini görmek için biraz daha beklemek zorundayız. Yani biraz sabır. Sabır da, şükürler olsun ki bizlerde fazlasıyla mevcut...
Ne diyelim, sabrın sonu selamet olur inşallah...
14 Mart 2015 Cumartesi 22:59