Cumhurbaşkanlığı seçiminde yaşanan tıkanıklık sonrası, yıldırım hızıyla gerçekleşen 25 Ocak seçimleri sonuçlandı.

Ülke genelinde beklenen oldu. SİRİZA birinci parti olarak çıktı seçim sandıklarından. Ancak tek başına iktidar olmayı 2 milletvekilliği ile kaybetti. Bölgemizde de SİRİZA rüzgarları esti. Üstelik azınlık oylarının çok büyük desteğiyle...

Neredeyse yüzde 80 civarında SİRİZA'ya yönelen azınlık seçmeni, üç milletvekilini de bu partiden seçti. Yani iktidar partisinden...
25 Ocak Pazar akşamı elde edilen sonuçlarla azınlık siyasi bir başarıya imza attı. Sol parti, azınlığın ilk kez bu denli desteğini aldı ve azınlık insanı kitlesel bir tercihle soldan yana tavır aldı. Öyle ki, SİRİZA'nın ülke genelinde en yüksek oy aldığı il Rodop ili oldu.

Azınlığın sola yönelmesi ekonomik sıkışmışlığa tepkinin yanısıra, yıllardır çözüm bekleyen azınlık sorunlarına el atacak tek siyasi iradenin sol olabileceği umuduydu kuşkusuz.
Ancak bu umut, hükümet ortakğının kimliği ve bu ortağın kabinede yer alan bazı mensupları nedeniyle yerini biraz hayal kırıklığına, biraz kırgınlığa, biraz kızgınlığa bıraktı.
Geçen yıl meclise SİRİZA'dan iki vekil gönderen ve bu seçimlerde de sola güven tazeleyen azınlık insanının beklentisi, verilen toplu desteğe Çipras cephesinden bir jestle karşılık verilmesi yönündeydi. Daha net ifade etmek gerekirse, azınlık vekillerinden birine en azından bir bakan yardımcılığı verilmesi beklentisi içindeydi. Seçim sonuçları böyle bir beklentiyi körükledi.

Ancak bu beklenti gerçekleşmedi. SİRİZA'nın yüzde 50'lere yakın oy aldığı İskeçe ve Gümülcine'de bakan yardımcılığı SİRİZA'ya değil, azınlık ve demokratik çevrelerin çekince gösterdikleri Panayiotis Sguridis'e gitti. Durum böyle olunca da, Sguridis'in yeni hükümette bakan yardımcısı olarak yer alması ciddi bir rahatsızlık yarattı. İskeçe PASOK eski milletvekili olan Sguridis ANEL'e katılmış, son seçimlerde ANEL'in kontenjan milletvekili listesinden aday olmuş ve seçilememişti.

Sguridis isminin yanısıra, Makedonya - Trakya Bakanlığının sorumluluğunun ANEL'e teslim edilmesi, azınlık karşıtı görüşleriyle tanınan Terens Kuik'in devlet bakan yardımcılığına getirilmesi, Dışişleri Bakanlığı'nın Kotzias'a verilmesi, azınlığı ilgilendiren konularda "soldan beklenen yumuşama ve hoşgörü gerçekleşmeyecek mi" endişelerini doğurdu.

Azınlık sola oy kullandı, karşısına yine sağ çıktı.

Milletvekillerimize bu ortamda daha zor görevler düştüğünü tahmin ediyorum. Son yaşananların onları da rahatsız ettiğini düşünüyorum. Şimdilik suskunluklarının da önümüzdeki hafta Atina'da yapacakları temaslar sonucunda et ve kemiğe bürüneceğini umut ediyorum.

Azınlık, yıllarca siyasi partilerden medet umdu. Seçim öncesi sırtını sıvazlayanlar, kısa sürede azınlığa sırtını döndü. Azınlık belki bu tür davranışlara alışık olabilir. Ancak böyle bir davranış sol cenahtan gelirse bunu kolay kolay unutmaz ve hazmetmez diye düşünüyorum.

Solun insan hakları alanındaki görüş ve düşünceleri, sorumluluklarını da doğal olarak arttırıyor.

Azınlığın belki de son umuduydu sol. Soldan beklediği el uzanmazsa, yaşayacağı hayal kırıklığı da çok daha büyük olur.