02-03-2021
ABTTF'den Stilyanidis'e cevap
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), Rodop YDP Millitvekili Evripidis Stilyanidis'in "militaire.gr" internet sitesine yaptığı açıklamalara cevap verdi.
ABTTF Başkanı Halit Habipoğlu, "Biz Batı Trakya Türk toplumunun uluslararası alandaki sesi olmak için kurulmuş bir sivil toplum kuruluşuyuz, 33 yıldır da tek yaptığımız bu. Kimsenin uzantısı değiliz, ya da itham edildiği üzere farklı bir gündemimiz de yok. Aksine bugüne dek bizi duymazdan, görmezden gelen makamlara rağmen sorunlarımızın çözümünün asıl yerinin Atina olduğunun bilincinde, sorunlarımızı ülkemizde yetkili makamlar ile diyalog içerisinde çözebileceğimize olan inancımıza dayanarak son iki yıldır Atina'da hükümet makamları, siyaset ve sivil toplumla iş birliği kurmak için özel olarak çaba gösteriyoruz." dedi.
ABTTF'den yapılan yazılı açıklamada, "Yeni Demokrasi Partisi (ND) Rodop Milletvekili Evripidis Stilyanidis, gazeteci Paris Karvunopulos'un militaire.gr internet sitesindeki programında 27 Şubat 2021'de verdiği röportajda doğrudan Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu'nu (ABTTF) hedef alan açıklamalarda bulundu. Stilyanidis, Batı Trakya Türk toplumunun uluslararası alandaki temsilcisi konumundaki ABTTF'yi Türk merkezleri tarafından finanse edilen, kasten Almanya'da faaliyet gösteren bir dernek olmakla itham etti, ABTTF'nin maksatlı bir biçimde yaptığı açıklamalarla Stilyanidis ile kişisel olarak uğraştığını iddia etti." ifadeleri yer aldı.
Konu ile ilgili olarak ABTTF Başkanı Halit Habipoğlu şu açıklamada bulundu: "Öncelikle ifade etmek isterim ki ABTTF, Batı Trakya'dan Almanya'ya göç etmiş Batı Trakya Türkleri tarafından 1988'de kurulmuş bir çatı kuruluşudur. 1927'den 1983'e kadar isminde 'Türk' kelimesi geçen derneklerimizin yasal olarak faaliyet gösterdiği, devlet ve hükümet makamları tarafından Azınlığımızın Türk olarak tanındığı ve kabul gördüğü devlet politikası, anavatanımız Türkiye ile Kıbrıs meselesinde kötüye giden ilişkiler nedeniyle tümden değiştirilerek, 'Yunanistan'da Türk yoktur' iddiası ile derneklerimizin kapatılması ve sonrasında 29 Ocak 1988 olaylarına kadar uzanan süreçte yaşadıklarımızı uluslararası alanda duyurmak amacıyla Şubat 1988'de Almanya'daki yedi Batı Trakya Türk derneği tek bir çatı altında buluşarak ABTTF'yi kurdular. Bu nedenle Stilyanidis'in iddia ettiği üzere ABTTF'nin kasıtlı olarak Almanya'da bulunması söz konusu olamaz. Biz Batı Trakya Türk toplumunun uluslararası alandaki sesi olmak için kurulmuş bir sivil toplum kuruluşuyuz, 33 yıldır da tek yaptığımız bu. Uluslararası bir sivil toplum kuruluşu olarak Birleşmiş Milletler, AGİT, Avrupa Konseyi ve Brüksel'deki Avrupa Parlamentosu'nda Batı Trakya Türk toplumunun hak ve çıkarlarını savunuyoruz. Kimsenin uzantısı değiliz, ya da itham edildiği üzere farklı bir gündemimiz de yok. Aksine bugüne dek bizi duymazdan, görmezden gelen makamlara rağmen sorunlarımızın çözümünün asıl yerinin Atina olduğunun bilincinde olarak, sorunlarımızı ülkemizdeki yetkili makamlar ile diyalog içerisinde çözebileceğimize olan inancımıza dayanarak son iki yıldır Atina'da hükümet makamları, siyaset ve sivil toplumla iş birliği kurmak için özel olarak çaba gösteriyoruz."
ABTTF'nin Stilyanidis ile uğraştığı iddiası karşısında Habipoğlu, "Stilyanidis'i şahsen hedef alarak onunla uğraşmamız söz konusu olamaz, biz toplumumuzun hak ve çıkarlarını gözetiyoruz. Toplumumuzu hedef gösteren açıklamalara karşı doğal olarak tepki gösteriyoruz. Ülkemizin gerçek anlamda demokratik ve azınlık hakları dahil insan haklarına tam saygı gösteren bir ülke olması için gerekli katkıyı sağlamaya her zaman hazırız. Ancak varlığımızı inkar eden devlet politikası karşısında toplumumuzun çıkarlarını korumak amacı dışında başka bir amacı olmayan Federasyon'umuz hakkında mesnetsiz ithamlarda bulunmak Stilyanidis'e de başka hiç kimseye de fayda sağlamaz. Zira Rodop Milletvekili olarak Stilyanidis'in çok iyi bildiği üzere Rodop'ta nüfusun neredeyse yüzde 55'i Türk. Nasıl ki Batı Trakya Türkleri 1983'e kadar o bölgede Türk olarak vardı, bugün de var. Kendisi bunu gayet iyi biliyor. Çünkü seçimlerde mensubu olduğu partiye oy verenler içinde bizler de varız! O nedenle gerçekleri çarpıtmak, başka yere çekmeye çalışmak yerine önce gerçekleri kabullenmek gerekir." dedi.