Geçtiğimiz günlerde, iki ülke arasında doğal sınır oluşturan Meriç nehrindeki Fere Kupürü bölgesinde Türk askerlerinin çadır kurup bayrak astığını iddia eden Atina yönetimi, "sınırların işgal edildiğini" ileri sürerek Türkiye’ye nota vermiş, olay Yunan basınında da geniş yer bulmuştu.

Ankara yönetimi de Atina’nın bu bölgede tel çit inşa edeceğini duyurmasının ardından bir nota vererek. "kara hududunun ihlal edilmemesini" istediğini belirtmişti.

Son gelişmelerden sonra Kathimerini gazetesinden Vasilis Nedos'un sorunularını yanıtlayan Dendias, "Bilindiği gibi, Evros'ta mevcut çitin genişletilmesi için çalışmalar başladı. Bu çalışmalar Türkiye'nin tepkisini çekti. Bize, çitin koordinatları hakkında bilgi vermemizi, aynı zamanda yapımı konusunda da anlaşmamızı isteyerek, Türkiye sözlü bir nota verdi. Bu Türk talebi, ulusal egemenliğimiz sınırları içerisinde yaptığımızın bizim ayrıcalık ve sorumluluğumuz olduğundan ve kimseye hesap vermek zorunda olmadığımızdan, sözlü notayla reddedildi. Ardından, bölgede Türkiye tarafından bir hareketlilik gözlendiği için, olması gerektiği gibi yeni bir sözlü nota verdik. Ondan sonra, 16 dönümlük Yunan toprağının işgal edildiği türünden kabul edilemez bir yanlış bilgimlendirme yayıldı; ne yazık muhalefet partileri de bu haberlerin etkisi altında kaldılar." diye konuştu.

Dendias, Kathimerini gazetesinin "Meriç'in bu bölümünde sınırın çizilmesi gerçekten tartışmalı mı?" sorusuna ise verdiği yanıtta, "1923 tarihli Lozan Antlaşması ve ilgili 1926 Protokolü, iki ülkenin Meriç'teki sınırlarını belirledi. Sınırlar katidir. Değişmez ve değiştirilemezler. Açıklığa kavuşturulması gereken şey, Evros nehir yatağının jeomorfolojik özelliklerindeki değişiklikler nedeniyle ölçümlerin yapıldığı noktaların değişmesidir. Bu onlarca yıldır var olan bir konudur, çünkü bölgenin jeomorfolojik verileri Meriç gibi bir alanda sıklıkla değişir. Ancak ülkenin sınırlarını hiç etkilemez. Sınır anlaşmazlığı konusu yoktur." ifadelerini kullandı.

Dendias, tel çit çalışmalarının devam edeceğini ve tamamlanacağını da sözlerine ekledi.

TÜRKİYE DIŞİŞLERİNDEN TEPKİ
Bu arada Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, "Sınırlarımızda bir oldubittiye hiçbir şekilde müsamaha gösterilmeyecektir." açıklamasında bulundu.

Yunanistan’ın, 15 Nisan’da Dışişleri Bakanlığına Türkiye - Yunanistan kara hududunun Fere Kupürü bölgesinde tel çit inşa edeceğini duyurduğunu belirten Aksoy şu ifadeleri kullandı:

"Bakanlığımız ilgili kurumlarımızla gerekli koordinasyonu yaptıktan sonra 11 Mayıs’ta Yunanistan’a bir nota vererek, kara hududumuzu ihlal etmemesini, bunun için inşaat alanının koordinatlarını paylaşmasını ve sınır komisyonunun toplanmasını talep etmiştir.
Yunanistan’a aynı zamanda ahdi hududumuzu teşkil eden Meriç Nehri yatağının, hududun belirlendiği tarih olan 1926’dan beri doğal ve yapay nedenlerle önemli ölçüde değiştiği, hududun bu bölgesinde iki ülke arasında mutabık kalınmış hassas koordinatların mevcut olmadığı, bu nedenle iki ülke heyetleri arasında teknik koordinasyon yapılmadan çalışmalara başlanmaması gerektiği bildirilmiştir."

Aksoy, bu uyarılara ve iş birliği önerilerine rağmen Yunanistan’ın 13 Mayıs’ta arazi tesviye çalışmalarına başladığını belirterek şunları kaydetti:

"(Yunanistan) Ahdi kara hududumuzu ihlal etmiştir. Bu ihlal, ilgili makamlarımız tarafından gerekli tedbirler alınarak anında önlenmiştir. İki ülkenin teknik heyetleri arasında yapılmasını teklif ettiğimiz görüşmeler gerçekleştirildiği takdirde sorun aşılabilecektir. Sınırlarımızda bir oldubittiye hiçbir şekilde müsamaha gösterilmeyecektir."