Ramazan Bayramı'nın Müslümanlar için önemine değinen İbrahim Şerif ve Ahmet Mete, bu yıl bayramın tüm dünyayı etkileyen koronavirüs salgını sebebiyle önceki bayramlardan farklı bir şekilde kutlanacağını söylediler.


GÜMÜLCİNE MÜFTÜSÜ İBRAHİM ŞERİF

Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif, Ramazan Bayramı'nın önceki yıllara göre farklı olacağını belirterek, "Mübarek Ramazan ayının ardından hep birlikte Ramazan Bayramı'nı kutlayacağız. Normal şartlarda bu önemli bayramda küçüklerimiz büyüklerinin elini öper, büyüklerimiz de küçüklerimize hediyeler sunmaktaydı. Bayramlar bir sevinç ifadesidir. Daha önce bayramlarda birbirimize sarılarak, büyüklerimizin elini öperek bu mutluluğu hep birlikte yaşıyorduk. Ancak bu yıl ne yazık ki dünyayı saran koronavirüs sebebiyle bütün dünya genelinde mecburen bazı tedbirler alındı. Bizlerin de bu bayramda söz konusu tedbirlere uymamız gerekiyor. Bunlardan en önemlisi sosyal mesafe kuralı. Yani fiziksel temasta bulunmamamız kuralıdır. Bu bayramda el öpmememiz, birbirimize sarılmamamız, mümkün mertebe birbirimize yakın durmamamız gerekiyor. İnşallah bu günler de geçecek. Zaten son gelişmelere baktığımızda bu hastalığın yavaş yavaş etkisini kaybetmeye başladığını görüyoruz. İnşallah bu gidişat olumlu yönde devam ederse umuyorum ki Kurban Bayramı'nı eski bayramların tadında kutlarız." ifadelerini kullandı.

"BİRBİRİMİZİ ZOR DURUMDA BIRAKMAMAMIZ GEREKİYOR"
Müftü İbrahim Şerif, geniş akraba ve dost çevresi yerine herkesin kendi çekirdek ailesiyle bayram mutluluğunu paylaşmak durumunda olduğunu söyleyerek, "Mümkün mertebe akraba ziyaretlerine gitmememiz, birbirimizi zor durumda bırakmamamız gerekiyor. Bu sebeple biz soydaşlarımıza kimsenin başkalarını zor durumda bırakmamasını ve bayramı kendi ailemiz içinde kutlamamızı tavsiye ediyoruz. Bu sene büyüklerimizin, aile üyelerimizin, akrabalarımızın bayramını teknolojik imkanları kullanarak kutlamamız daha uygun bir davranış olacaktır." ifadelerini kullandı.


"KURALLARA UYMAK ŞARTIYLA BAYRAM NAMAZI KILINACAKTIR"
Bayram namazının kılınması konusunda da açıklamalarda bulunan Gümülcine Müftüsü İbrahim Şerif, devlet tarafından belirlenen kurallara uyulduğu takdirde bayram namazının kılınabileceğini belirterek, "Açıkçası hepimizin gördüğü gibi ülkemiz bu virüsle mücadele konusunda diğer ülkelere oranla çok daha iyi durumda. Gerek vaka sayısı olsun gerek hayatını kaybedenlerin sayısı olsun diğer ülkelerle kıyaslandığında iyi durumda olduğumuzu söylemek gerekir. Toplum olarak devletin aldığı kararlara uymakla birlikte iyi bir sınav verdiğimizi söyleyebilirim. Son günlerde ülkemiz normalleşme sürecine geçmek adına bazı adımlar atmaya başladı. Bu adımlar çerçevesinde 17 Mayıs tarihi itibariyle gerek kiliselerde olsun, gerek camilerde olsun belirli kurallara uymak şartıyla toplu ibadetler yapılmasına imkan sağlandı. Bizler devlet tarafından belirlenen bu şartlara uymak kaydıyla Ramazan bayramı namazının kılınması gerektiği görüşündeyiz. Bu konuda daha önce yaptığımız açıklamada da belirttiğimiz gibi Gümülcine Tabipler Odası'nın yönetim kurulundaki Müslüman Türk doktorlara da bu konuyu danıştık ve kendileri devlet tarafından belirlenen şartların uygulanması durumunda bayram namazının kılınabileceği görüşünü bize ilettiler. Yani devletin belirlediği, kişiler arasındaki 1,5 metre sosyal mesafe, cami girişlerinde antiseptik kullanımı, herkesin kendi seccadesini getirmesi, maske kullanımın şiddetle tavsiye edilmesi gibi kurallara uymamız durumunda bayram namazının kılınmasında bir sakınca yoktur." dedi.

"GEREKİRSE İKİNCİ KEZ BAYRAM NAMAZI KILINABİLİR"
Camilerde uygulanacak kurallar sebebiyle özellikle cemaati kalabalık olan camilerde cemaatin bir bölümünün camiye giremeyeceği durumlar hakkında da bilgi veren İbrahim Şerif, gerektiğinde bayram namazının gruplar halinde kılınabileceğini söyleyerek, "Cemaatimizin kalabalık olduğu bölgelerde, eğer cemaatimiz camiye sığmıyorsa, farklı bir imamın kıldırması şartıyla gerekirse ikinci kez bayram namazı kılınabilir. Yani örneğin önlemler dikkate alındığında 30 kişinin ibadet edebildiği bir camide daha kalabalık bir cemaat oluşursa bu 30 kişinin dışındakiler için ayrı bir imamla ikinci bir bayram namazı kılınabilir. Burada önemli olan imamların farklı kişiler olmasıdır. Yani kalabalık cemaatin toplandığı ve camiye sığmadığı durumlarda ikinci kez bayram namazı kılınabilecek." ifadelerini kullandı.

"KEŞKE AÇIKLAMA YAPAN SAÄžLIKÇILARIMIZ BİZLERLE DE İRTİBATA GEÇSEYDİ"
Geçtiğimiz günlerde azınlık genelindeki bazı sağlık çalışanlarının yaptığı açıklama ve bayram namazının kılınmamasını tavsiye etmeleri hakkında da görüşlerini belirten Müftü İbrahim Şerif, "Azınlık doktorlarının yaptığı açıklama hakkında fazla yorumda bulunmak istemiyorum. Kendilerinin aldığı bir karar ve açıklamadır. Ancak benim hem Gümülcine Müftüsü olarak hem de aynı zamanda Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu Başkanı olarak beklentim, söz konusu sağlıkçılarımızın bu tür açıklamaları yapmadan önce en azından bizlerle irtibata geçip bu konuda fikir alışverişinde bulunmalarıdır. Kendileri bizimle bu konuda görüşlerini paylaşır, endişelerini dile getirir ve hep birlikte oturup bir istişare yapabilirdik. Bizler din adamları olarak bir süredir bu konular hakkında toplantılar düzenleyip neyi nasıl yapacağımız konusunda fikir alışverişinde bulunduk. Nitekim tabipler odasındaki kardeşlerimizin de görüşüne başvurduk. Doğru olan da budur. Keşke sağlıkçılarımız da bizlerle bu konuyu görüşselerdi. Böylece hep birlikte en güzel kararı alma imkanımız olurdu." dedi.


İSKEÇE MÜFTÜSÜ AHMET METE

İskeçe Müftüsü Ahmet Mete bu yıl Ramazan ayının önceki yıllardan farklı bir şekilde yaşandığını belirterek, "Hepimizin bildiği gibi dünyayı saran koronavirüs salgını sebebiyle bizlerin yıllardır alışık olduğumuz, geleneklerimizden gelen o Ramazan ve bayram coşkularımız ne yazık ki bu yıl yaşanmadı ve yaşanamayacak. Açıkçası yaşanmaması da lazım, çünkü salgın durumlarında İslam dini kuralını koymuştur. Salgın olan yerden çıkmamak veya salgın olan yere girmemek kuralı bizim dinimizde açıkça vardır. Çünkü hem kendi sağlığımızı hem de diğer insanların sağlığını korumamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.

"KURALLARA UYMAK ŞARTIYLA BAYRAM NAMAZLARIMIZI KILACAÄžIZ"
Bayram namazı hakkında da görüşlerini ifade eden Ahmet Mete, belirlenen kurallara uyulması durumunda bayram namazının kılınmasında bir sorun yaşanacağını düşünmediğini belirterek, "Bayram namazının kılınmasında devletimizin belirlediği kurallara uymak şartıyla herhangi bir sorun yaşayacağımızı zannetmiyorum. Aslında biz bu konuda iki tane ayrı sınavı başarıyla geçtik. Öncelikle toplu ibadetlere izin verildiği ilk günde teravih namazları camilerimizde kurallara uygun şekilde kılındı. Daha sonra Kadir Gecesi'nde normalde kalabalık olur ve sıkıntı yaşanabilir diye bazı tedirginlikler vardı, ancak hepimizin gördüğü gibi o gece de herhangi bir sorun yaşamadık. İmamlarımız ve cemaatimiz bu konuda son derece bilinçli ve sorumlu davrandı. Önümüzde bir bayram namazı var. O konuda da açıkçası imamlarımızla gerekli istişareleri yaptık ve halkımızın da sorumlu ve bilinçli davranışıyla bayram namazlarımızı kılmamızda da bir sorun yaşanacağını düşünmüyorum.

Biz müftülük olarak bayram namazının nasıl kılınacağı konusundaki ayrıntıları geçtiğimiz günlerde açıkladık. Alınması gereken tedbirleri ve namazın nasıl kılınacağı ile ilgili bilgileri bayram sabahı camilerdeki görevli vaiz ve imamlarımız tekrar halkımıza anlatacak. Bizlerin bu konudaki en önemli tavsiyemiz küçük yaştaki çocukların ve özellikle kronik hastalığı bulunanların namaza gelmemeleri yönündedir. Maske kullanımı, herkesin kendi seccadesini getirmesi gibi diğer ana kuralları zaten daha önce açıklamıştık.

Bayram ile ilgili olarak ayrıca daha önce yaptığımız açıklamada halkımıza bazı tavsiyelerde bulunduk. Bu bayramda el öpme, sarılma, akraba ziyaretleri, çocuklarımızın komşuları ziyaret etmeleri gibi davranışlardan uzak durulması tavsiyesinde bulunduk. " ifadelerini kullandı.

"AÇIKLAMAYI YAPAN SAÄžLIKÇI KARDEŞLERİMİZ ÖNCESİNDE BİZLERLE GÖRÜŞSEYDİ DAHA İYİ OLURDU"
Geçtiğimiz günlerde azınlık mensubu bazı sağlık çalışanlarının yaptığı açıklama hakkında da konuşan Ahmet Mete, "Bu kardeşlerimiz kendi aralarında konuşmuşlar ve söz konusu açıklamayı yapmışlar. Ben açıkçası isterdim ki sağlıkçı kardeşlerimiz bu açıklamayı yapmadan önce müftüler olarak bizlerle bir görüşme talebinde bulunup, konuyu hep birlikte istişare etme imkanını yakalasaydık. Bu sağlıkçı kardeşlerimizden bazıları bizlerle görüşüp nasıl önlemler aldığımızı bizlere sorabilirlerdi.. Ancak bunun aksine sağlıkçı arkadaşlarımızın bir temsilcisi açıklamayı yayınladıkları günün sabahı yanıma gelip bana 'biz böyle bir açıklama hazırladık ve yayınlıyoruz. Bu doğrultuda sizler de bayram namazının kılınmaması konusunda karar alırsanız uygun olur.' şeklinde bir ifade kullandı. Ben de kendisine bayram namazı konusunun kendi sorumlukları dahilinde olmadığını, endişe duydukları özel bir durum varsa bunu bizlerle paylaşmalarını istedim. Ben buradan tekrar açıkça söylemek isterim ki, bizler devlet yetkilileri hangi kuralları koyduysa o kuralların uygulanmasını imamlarımızdan istedik. Bizler devlet yetkililerin koyduğu kurallar ne ise onu uygulayarak ibadetlerimizi yapmaya başladık ve yapmaya devam edeceğiz. Aynı kurallar kiliselerde ve okullarda da var. Bizlere kimse namaz kılmayı yasaklamadı. Sadece kurallar kondu ve bizler bu kurallara gerektiği gibi uyacağız." ifadelerini kullandı.

İskeçe Müftüsü Ahmet Mete sözlerine şöyle devam etti: "Ben o açıklamayı yapan sağlıkçı kardeşlerimizin de iyilik istediklerine inanıyorum, ancak kendileri bu iyiliği yanlış yolla istediler diye düşünüyorum. Tabii onlar da bizim kardeşimiz; onlar halkımızın hayrını düşünüyor, bizler de halkımızın hayrını düşünüyoruz."

"BAYRAMLAR BİZİM KÜLTÜRÜMÜZÜN EN ÖNEMLİ DEÄžERLERİNDEN BİRİDİR"
Dünyayı etkisi altına alan salgın nedeniyle tüm dünyanın ve tüm toplumların farklı bir döneme girdiğine dikkat çeken müftü Mete sözlerini şöyle tamamladı: "Bayramlar bizim kültürümüzün en önemli değerlerinden biridir. En özel günlerimizdir. Bu özel günler, yani bayramlar hep birlikte kutlanınca anlam taşıyor. Bütün Ramazan'da bazı şeylerden mahrum kaldık. Toplu iftarlar, teravihler, kalabalık Cuma namazları olmadı. Ancak tüm bu ortamda dahi biz Müslüman Türkler olarak Ramazan'ın coşkusunu ve maneviyatını yaşadık. Teknoloji, mahrum kaldığımız bazı şeylerin eksikliğini hissetmememiz için bize fırsatlar sunuyor. Birçok insanımız da bu fırsatı değerlendirdi ve değerlendiriyor. Şimdiden herkese güzel bir bayram diliyorum. Bu günlerin toplum olarak ve ayrı ayrı fertler olarak bazı şeylerin muhasebesini yapmamız için fırsat olduğunu unutmamak lazım. Herkese sağlıklı bir bayram ve sağlık içinde bir ömür temenni ediyorum. Allah bize benzer zorluklar yaşatmasın inşallah."