20-03-2020
İskeçe Türk Birliği'nin Yargıtay Mahkemesi'ndeki davası ertelendi
İskeçe Türk Birliği’nin (İTB) Yargıtay Mahkemesi’nde (Arios Pagos) 20 Mart 2020 Cuma günü görüşülmesi gereken davası, Koronavirüs Salgını nedeniyle alınan önlemler kapsamında Yunanistan genelindeki mahkemelerin çalışmalarına ara vermesi nedeniyle ertelendi.
İskeçe Türk Birliği’nin konu ile ilgili açıklamasında şu ifadeler kullanıldı: "Ülkenin en üst yargı makamı olan Yargıtay Mahkemesi’ndeki yeni duruşma tarihi, İskeçe Türk Birliği’nin yapacağı yeni başvuru sonrasında belli olacak.
Hatırlanacağı üzere 2017 yılı sonbaharında, dönemin Adalet Bakanı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM) dava kazanan derneklere bu kararların Yunanistan mahkemeleri tarafından da tanınmasını öngören yasal düzenlemeyi meclise sunmuştu. Bazı çevrelerin yoğun tepkileri nedeniyle dönemin Adalet Bakanı hazırlanan yasal düzenlemeyi geri çekmiş, yapılan değişikliklerden sonra tasarı yeniden meclise sunulmuş ve bu şekilde kabul edilmişti.
İskeçe Türk Birliği, sözkonusu yasal düzenlemeye dayanarak 2017 yılı Aralık ayında, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin İTB kararının tanınması ve derneğimizin resmiyetinin iade edilmesi talebiyle Trakya İstinaf Mahkemesi nezdinde dava açmıştı. Trakya İstinaf Mahkemesi 2018 yılı Temmuz ayında açıkladığı kararıyla İskeçe Türk Birliği’nin talebini reddetmiş, bunun üzerine İskeçe Türk Birliği davayı Yargıtay Mahkemesi’ne (Arios Pagos) taşımıştı. Davanın 20 Mart 2020 Cuma günü görüşüleceği açıklanmıştı. Ancak ülkedeki Koronavirüs Salgını nedeniyle alınan önlemler çerçevesinde mahkemelerin kapanması duruşmanın gerçekleşmesini de engellemiş oldu.
12 yıl önce 27 Mart 2008 tarihinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin verdiği ve oybirliğiyle İskeçe Türk Birliği’nin haklı bulduğu tarihi karardan sonra, bu kararın Yunanistan tarafından kabul edilerek, uygulanması ve Batı Trakya Türk Azınlığı’nın ilk sivil toplum kuruluşu olan İskeçe Türk Birliği’nin resmiyetinin iade edilmesi için yürüttüğümüz mücadelemizi kararlılıkla sürdürüyoruz. 2008 yılından bu yana uygulanmasını beklediğimiz AİHM kararının uygulanması, uluslararası hukukun ve demokrasinin şartı olduğunu bir kez daha hatırlatmak isteriz."