Türkiye, başkent Atina’da gerçekleştirilen Akdeniz Parlamenter Asamblesi 14. Genel Kurul Toplantısı’nda, göç yönetimi alanındaki başarılı çalışmalarından dolayı, Akdeniz-PA 2020 ödülüne layık görüldü.

Akdeniz Parlamenter Asamblesi 14. Genel Kurul Toplantısı, Yunanistan'ın başkenti Atina'da gerçekleştirildi.

Toplantıda Türkiye, İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün göç yönetimi alanındaki başarılı çalışmalarından dolayı Akdeniz-PA 2020 ödülüne layık görüldü.

Toplantıya, Türkiye Büyük Millet Meclisi Akdeniz Parlamenter Asamblesi Komisyon Başkanı ve AK Parti Antalya Milletvekilli Atay Uslu, AK Parti Şanlıurfa Milletvekilli Halil Özşavlı ve CHP Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç katıldı.

Uslu, toplantının ardından AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’nin, göçmen konusundaki çalışmaları nedeniyle layık görüldüğü Akdeniz-PA 2020 ödülünü fazlasıyla hak ettiğini ifade etti.

Ödülü millet adına aldıklarını kaydeden Uslu, "Bugün asamblede Türkiye’yi tabii alkışlıyorlar, insanlık ve sığınmacılar konusunda dünya, Türkiye’ye teşekkür ediyor, ama artık bu konuda biz de dünyayı alkışlamak istiyoruz." dedi.

Uslu, uluslararası kuruluşların da göçmenler konusunda sorumlulukları bulunduğunu belirterek, bu sorumlulukların yerine getirilmesini beklediklerini aktardı.

Akdeniz ve Ege’de insanların öldüğünü hatırlatan Uslu, "Bakın, Akdeniz'de bebekler, insanlar ölüyor. Eskiden denizler kirlenir balıklar kıyıya vurur, şimdi vicdanlar kirleniyor. Bebekler, Aylan bebekler, Ümran bebekler kıyıya vuruyor. Bu bebek ölümlerinden dünya sorumludur. Bebekler ölürken değil uyurken sessiz olunur." diye konuştu.

Uslu, Türkiye’nin göçmenler konusunda çok önemli adımlar attığını ancak hiçbir dünya devletinin destek vermediğini dile getirdi.

Türkiye’nin Suriye’de barış istediğini vurgulayan Uslu, "İdlib’de bir barış süreci olsun istiyoruz, İdlib’te sivil insanların ölmesini istemiyoruz. Bununla ilgili adımlarımız var, biz güvenli bölge oluşsun, Suriyeliler gönüllü olarak ülkelerine dönsün istiyoruz. Biz üzerimize düşen görevi yapmaya devam edeceğiz, çocuklar ölmesin diyoruz, insanlar evinden yurdundan ayrılmasın istiyoruz." ifadesini kullandı.

Uslu, Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiseri Filippo Grandi’nin Türkiye’nin daha fazla Suriyeli sığınmacı alması yönündeki açıklamalarına değinerek, "BM Mülteciler Yüksek Komiserinin görevi, Akdeniz’de ölen sığınmacıları saymak değil, insanların Akdeniz’de ölmesinler diye çaba sarf etmektir. Onları Cenevre Sözleşmesini uygulamaya, çocukların ve göçmenlerin ölmemesi için çaba sarf etmeye davet ediyoruz." diye konuştu.

Yunanistan ve diğer Avrupa ülkelerini özellikle Türkiye’den kaçan FETÖ’cüleri kabul etme konusunda çok cömert davrandığını vurgulayan Uslu şöyle devam etti:

"İltica hukukunu yerine getirdiklerini söylüyorlar zire dedikleri kişiler terör örgütü üyeleri, Türkiye’deki sivil iradeye, demokrasiye darbe vurmak isteyen kişilerdir. Peki madem ki öyle Esad rejiminden, PKK’dan, PYD’den, DHKP-C’den kaçan sığınmacıları neden kabul etmiyorsunuz. Mademki iltica hukuku gerektiriyor neden uygulamıyorsunuz. Sığınmacılara gelince yok ama teröristlere gelince var. Bu Avrupa ve Yunanistan’ın iki yüzlülüğüdür ve bunu net bir şekilde ifade etmek istiyoruz."

AK Parti Şanlıurfa Milletvekilli Halil Özşavlı ise Akdeniz Parlamenterler Asamblesi üyelerinin kısa süre önce Türkiye'de göçmenlerle ilgili incelemelerde bulunduğunu hatırlattı.

Özşavlı, alınan ödülün Türkiye ve Türk milleti adına alındığını belirterek, "Türkiye’nin göçmenlere nasıl baktığını kendi gözleriyle gördüler. Bugün alınan ödül Türkiye ve Türk milleti adına alındı." dedi.

İdlib’te bir dramın yaşandığını ve 2 milyon insanın yerinden edilmesinin söz konusu olduğunu vurgulayan Özşavlı, yeni bir mülteci akınının yaşanmaması için Türkiye’nin tezlerine destek verilmesi gerektiğini kaydetti.

"BU AVRUPA'NIN İKİ YÜZLÜLÜÄžÜDÜR"

CHP Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç ise dünyada en fazla mültecinin bulunduğu ülkenin Türkiye olduğunu ancak Avrupa'dan ciddi bir destek görmediğini söyledi.

Toplantıda göçmen sorunuyla ilgili konuların yanı sıra Türkiye’nin Libya ile imzaladığı anlaşmaların da tartışıldığını anlatan Öztunç, en fazla göçmen barındıran ülke Türkiye olmasına rağmen, Yunanistan'ın ve Kıbrıslı Rumların göçmenlerden daha fazla şikayet ettiğini belirtti.

Öztunç şunları kaydetti: "Bir Yunanlı bakan adalara her gün 300 mülteci geldiğini ve adaların artık kaldıramadığını söyledi. Bize her gün binlerce geliyor. Yani burada bir mağduriyet varsa bu Türkiye’nindir. Diğer bir konu ise Türkiye’nin Libya ile imzaladığı kıta sahanlığına ilişkin anlaşmasına ağır eleştiriler geldi. Bu bana çok tuhaf geldi. Libya ile Türkiye arasındaki anlaşma hukukidir, deniz ticaret hukuku ve uluslararası hukuka uygundur. Rum Kesimi, Yunanistan veya Mısır ile anlaşma yaptığı zaman hukuki oluyor ama Türkiye başka bir ülke ile yaptığı zaman meşru olmuyor. Bu Avrupa’nın iki yüzlülüğüdür, hepsi işi gücü bırakıp Türkiye ile uğraşıyorlar."

Akdeniz Parlamenterler Asamblesi, her sene faaliyetleriyle bölge halkları arasında karşılıklı anlayış, sosyoekonomik işbirliği, siyasi diyalog, güven inşası ve çatışma çözümünün güçlendirilmesine katkıda bulunan kişi, kurum ve kuruluşlara ödüller vermektedir.