05-05-2019
Öğretmen derneklerinden okul kayıtlarıyla ilgili ortak açıklama
İskeçe ile Rodop - Evros İlleri SÖPA Mezunu Öğretmenleri Dernekleri, 6 Mayıs Pazartesi günü başlayan ilkokul kayıtları için yayımladıkları mesajda azınlık okullarının önemine vurgu yaptı.
İskeçe ve Rodop - Evros İlleri SÖPA Mezunu Azınlık Okulları Öğretmen Dernekleri'nin açıklaması şöyle:
'2019-2020 eğitim yılı için ilkokullarda kayıtlar 6 Mayıs 2019 Pazartesi günü başlayıp, 20 Mayıs 2019 Pazartesi günü sona erecektir. Bu süre zarfında ailelerin çocuklarını bir ilköğretim kurumuna kaydettirmeleri gerekmektedir. Kayıt için aranan şartlar: 1. Çocuğun 2013 yılı içinde doğmuş olması, 2. Okul öncesi eğitimini tamamlamış olması. Okul yönetimine sunacakları başvuru dilekçesiyle birlikte şu belgeler aranmaktadır: a. İkametgâh belgesi, b. Çocuğun sağlık defteri, c. Çocuğun aşı defteri. Diğer belgeler (doğum belgesi ve anaokulu bitirdiğine dair belge) okul tarafından temin edilecektir. Değerli ebeveynler, Özellikle yeni kayıt yaptıracak olan siz değerli velilerimize şu hatırlatmaları yapmakta yarar görüyoruz: Birçok azınlık mensubu ailelerce tartışmasız tercih edilen azınlık okulları, bazı aileler tarafından yetersiz ve demode görülmekte ve tercih edilmemektedir. Bu durum, göçlerle ve doğumların azalmasıyla birlikte okullardaki çocuk sayısının hızla düşmesine ve okullarımızın kapanmasına neden olmaktadır. Hepimizin zamanında eğitim gördüğü bu güzide eğitim kurumları günden güne eriyor ve ne yazık ki bu hareketimizle kapanmalarına biz de yardımcı oluyoruz. Azınlık okulu çocuklarımızın eğitim ihtiyacına cevap vermiyor düşüncesi yanlıştır. Tam aksine diğer okullara nazaran fazlası var, eksiği yoktur. Azınlık okul sistemi, çocuklarımıza hem Türkçe hem Yunanca'yı doğru bir şekilde sunabilecek yapıdadır. Okullarımız bazılarınca sürekli kötü gösterilip ’kötü okul’ algısı yaratılmaya çalışılıyor. Biz de bu oyuna geliyoruz. Peki kaçmak sorunu çözüyor mu? Çocuğumuzun diğer okulda daha kaliteli bir eğitim alacağından emin miyiz? Bunu kim, nasıl ölçüyor? Bir öğrencinin başarılı olması, diğerlerinin de başarılı olacağını göstermez. Yapılan başka bir hata ise, son sınıflarda azınlık okulunu terk etme durumu. Örneğin dördüncü sınıftan sonra devlet okuluna gidip son iki yılını orada tamamlama düşüncesinde olanlar var. Şunu bilmenizde fayda var ki, azınlık okulunda başarısız olan bir öğrencinin diğer okulda başarılı olması zayıf bir ihtimaldir. Okullarımıza sahip çıkıp korumak ve yaşatmak hepimizin vazifesi olmalıdır. Çünkü çocuklarımız dillerini, dinlerini, gelenek ve göreneklerini ancak kendi okullarında öğrenebilirler. Sorunlar olabilir. Bu kesinlikle okullarımızın kötü olduğu anlamına gelmez. Ülke genelindeki diğer okullarda, başka ülkelerin okullarında sorunlar olduğu gibi bizde de var. Geçmişte de sorunlar vardı, şimdi de var. Mühim olan el birliğiyle sorunların üstesinden gelmeye çalışmaktır. Bireysel olarak değil, kaçarak değil, terk ederek değil; öğretmeniyle, velisiyle toplumuyla hep birlikte çareler arayalım. Bunu başarabiliriz. Velilerin bu konuya hassasiyet gösterip, sonunda doğru kararı vereceklerinden eminiz. Bu düşüncelerle tüm eğitim camiasına, meslektaşlarımıza öğrenci ve öğrenci velilerine iyi bir son dönem geçirmelerini; öğrenci adaylarımıza ilköğretim hayatlarında şimdiden başarılar dilerken, başlamakta olan Ramazan ayını da kutlar, hayırlara vesile olmasını temenni ederiz."