Türkiye'nin Atina Büyükelçiliği’nde gerçekleştirilen programda, Büyükelçi Özügergin 30’u aşkın üst düzey yöneticiye Türkiye ekonomisinin gelişimi ve son durumunun yanı sıra iş potansiyeline ilişkin brifing verdi. Özügergin daha sonra, yöneticilerin ekonomi, siyaset ve iki ülke ilişkileri hakkındaki sorularını yanıtladı.

Türkiye’deki ekonomik görünümünde yaz aylarında bazı sınamalar göründüğünü, bunda ABD’nin Çin ve Avrupa Birliği arasındaki ilişkileri, Brexit ve Türkiye’nin güney komşularındaki savaşların da etkili olduğunu belirten Özügergin, "Biz bundan çok daha kötüsünü gördük. Türkiye, kendini yeniden yaratmayı bilen bir ülke." dedi.

"ÇOK DAHA İYİSİNİ YAPABİLİRİZ"

Özügergin, Türk ekonomisinin oldukça dirençli olduğunu vurgulayarak, "Türkiye iş yapma kolaylığında 2017’ye göre 17 basamak yukarı çıkarak dünyada 43’üncü ülke konumuna yükseldi. Bir iş kurmanın ortalama süresi 6,5 gün ve bu alanda Yunanistan’dan iki kat daha hızlıyız." bilgilerini paylaştı.

Türk ekonomi yönetiminin yaşanan zorluklara karşı önlemler aldığını, pek çok alanda teşvik ve vergi indirimleri gibi imkanlar sunulduğunu anlatan Özügergin, "Kafamızı kuma gömmüyoruz. Yavaşlamayı göz önüne alarak mali disiplini ön plana çıkaran ekonomik programlar açıklanıyor. Son dönemde doğrudan yabancı yatırım, ihracat ve turizm gelirlerinde kayda değer artışlar gerçekleşti." diye konuştu.

Özügergin ayrıca, Türkiye ve Yunanistan arasında özellikle turizm ve ulaşım alanlarının en gelişmeye açık alanlar olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Parayı durdurmazsanız akışını sürdürür. Bazı psikolojik bariyerleri aşmalıyız. Bundan çok daha iyisini yapabilmemiz lazım. Ekonomik iş birliği için çok daha büyük bir potansiyel var. Komşunuz Türkiye’yi tanıyın. Yunanistan, yaşadığı ekonomik kriz boyunca Türkiye’den hiçbir düşmanca tavır görmedi."

"ARAMIZDAKİ SORUNLARI ÇÖZERSEK, SINIRSIZ FIRSAT VAR"

AA muhabirine konuşan EASE Başkanı ve XEROX Yunanistan Genel Müdürü Vassilis Rabbat, Türkiye’nin kendilerinin büyük komşusu olması yönüyle ekonomik iş birliği için büyük bir potansiyele sahip olduğunu dile getirerek, "Bunca yıl sonra iki ülke arasındaki potansiyeli gerçekleştiremememiz çok üzücü." dedi.

Türkiye ve Yunanistan arasında tarihi birçok meselenin bulunduğuna işaret eden Rabbat, "Eğer, farklılıklarımızı bir kenara bırakırsak, özellikle iş dünyası ve girişimciler olarak bizler çok daha iyisini birlikte yapabiliriz ve ekonomilerimiz ile halklarımızın daha iyi bir iletişimde olduğu bir gelecek kurabiliriz." ifadelerini kullandı.

Rabbat, tarihten kaynaklı engellerin ötesinde iki ülke insanlarının yaşam tarzlarının birbirlerine çok yakın olduğunu ifade ederek, "Eski patronum bir Türk’tü ve çok iyi bir ilişkimiz vardı. Biz birbirimize çok yakınız. Cesur davranmalı ve hızlıca ilerlemek için zekice yöntemler bulmalıyız." şeklinde konuştu.

Turizm ve ulaşımın potansiyelinin açık olduğunu belirten Rabbat, "Türkiye, çok önemli bir imalatçı ülke. Yunanistan’da yatırımlarla imalata ilişkin bir yaklaşımı burada inşa edebilir. Pek çok farklı alanda iş birliği sağlanabilir. Aramızdaki problemleri çözersek, sınırsız fırsat var." değerlendirmesinde bulundu.

Rabbat ayrıca, "İş dünyası eskiye göre iş birliği için çok daha hazır. Daha iyi bir durumdayız. Yakın gelecek için olumlu adımların atılmasına yönelik iyimserim." diye konuştu.

"POLİTİKACILAR ÖNÜMÜZÜ AÇMALI"

17 yıldır Yunanistan’da yaşayan Volvo Yunanistan’ın Mali Direktörü (CFO) Özge Okay da iki ülke arasındaki siyasi iniş ve çıkışların insanları etkilediğini belirterek, "Türkiye, burada her gün haberlerde, televizyonlarda. Bunun insanlar üzerinde psikolojik bir etkisi var. Siyasi tarafı bir kenara koyup işe odaklanmayı öğrenmemiz gerekli." dedi.

Burada yaşadığı dönemde Yunan halkının kendisini özel hissettirdiğini dile getiren Okay, "Bunu tüm halka yayabilmeliyiz. Daha fazla inisiyatif almamız gerekli. Politikacılarımızın desteğine ve önümüzü açmasına ihtiyacımız var." diye konuştu.

Öte yandan Okay, iki ülke iş insanlarının daha fazla bir araya gelmesini ve birbirlerini anlamasını sağlayacak platformların oluşturulmasının gerekli olduğunu vurguladı.