12-04-2018
İstanbul'da İskeçeli bir lezzet ustası...
İskeçeli Yıldız Hasanoğlu... Yaptığı yemekleri internette paylaşmakla başlayan ve profesyonel aşçılığa uzanan bir başarı hikayesi. İskeçeli Mustafa Çakır ile Asime hanımın kızı.
Birkaç yıl önce evinde yaptığı yemekleri internette paylaşarak başladı onun "aşçılık" serüveni. Favorisi "sağlıklı yemek". Aşçılığının ilk mayasını annesinden aldı. Uzmanlık alanı ise Türk ve Yunan mutfağı temel olmak üzere Akdeniz lezzetleri. Batı Trakya mutfağı diye bir mutfağın olduğuna inanan ve bu alanda yapılacak tüm çalışmalara katkı yapmaya gönüllü bir lezzet ustası o.
Sosyal medya ortamındaki @yildizdann adresinin yanı sıra son zamanlarda özel bir mekanda çalışmaya başlayan Yıldız Hasanoğlu Şahinler, Türk ve Yunan mutfağının örneklerini meraklılarına sunuyor. İki çocuk annesi ve Üsküplü bir ailenin gelini olan Yıldız, Batı Trakya Türk mutfağı ve Yunan mutfağının yanı sıra Balkan mutfağında da yeni başarılara imza atmaya hazır.
İstanbul'da yaşayan İskeçeli Yıldız Hasanoğlu'na biz sorduk, o cevap verdi. İşte mutfaktan gelen güzel kokularla bezenmiş bir röportaj...
GÜNDEM: Bize kendinizi tanıtır mısınız?
Yıldız HASANOÄžLU ŞAHİNLER: Ben İskeçe'liyim; Asime ve Mustafa Çakır'ın kızıyım. İlkokul ve ortaokuldan sonra eğitimime İstanbul'da devam ettim. Vefa Lisesi sonrasında Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü'nü bitirdim. İdealim hep kurumsal hayat olduğu için yine Boğaziçi Üniversitesi'nde Genel İşletmecilik Programı'nda okudum ve ardından özel şirketlerde çalıştım. Sonrasında hem doğumlarım, hem de sağlık sorunları nedeniyle biraz ara verdim. İki çocuk annesiyim. Oğlum Koç Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü'nde, kızım ise Robert Koleji'nde okuyor. Çocuklarım büyüyünce İngizlizce özel ders vermeye başladım. Halen özel ders vermekteyim. Bunun yanı sıra yemek yapmayı, yeni tarifler öğrenmeyi, farklı tatları bir araya getirmeyi ve bunları fotoğraflamayı seviyor, bu hobimi sevdiklerimle paylaşmaya çalışıyorum.
GÜNDEM: Size nasıl denmesini istersiniz? Aşçı, gurme ya da yemek yapmayı seven biri mi?
Yıldız HASANOÄžLU ŞAHİNLER: Ben öncelikle evimin aşçısıyım. Yemek yapmayı seven diyelim. Hobi olarak yemek yapıyorum.
GÜNDEM: Yemekler yapıyorsunuz ve bunu diğer insanlarla paylaşıyorsunuz. Bunu ne zamandan beri yapıyorsunuz?
Yıldız HASANOÄžLU ŞAHİNLER: Yaklaşık iki yıl önce sosyal medyada @yildizdann adında bir sayfa açtım. Oradan yaptığım yemekleri ve tariflerini fotoğraflayarak paylaşmaya başladım. Yemek yapmak kadar fotoğraflamayı da seviyorum.
GÜNDEM: Yemek yapma merakı mı yoksa bir profesyonellik mi sözkonusu? Şu anda tam olarak ne yapıyorsunuz? Neyle ilgileniyorsunuz?
Yıldız HASANOÄžLU ŞAHİNLER: Yemek yapma merakıyla başladım, hala o merakla devam ediyorum; ama profesyonel teklifler de alıyorum. Çoğunlukla Yunan yemekleri ile ilgili teklifler alıyorum. İstanbul'daki yoğun iş temposu ve zorlayıcı rutinler artık insanları farklı trendlere yönlendirmiş durumda. Şimdilerde İstanbul'da mutfakları kiralıyorsunuz ve istekler doğrultusunda gruplara şeflik yaparak yemek tadımı yaptırıyorsunuz. Bu işe herhalde İstanbul'da eşi benzeri olmayan SG İmalathane adındaki bir mutfakta başladım. Bu mutfak öyle bildiğiniz mutfaklardan değil. Bir defa çok ince zevkle yapılmış, 70 metrekarelik bir yer. Restoran da değil, cafe de. Orada grupların istekleri doğrultusunda Türk ve Yunan mutfağını birleştirerek yemek yaptım; ben yaptıkça da talep arttı. Onun ardından Kanal 360'ta Açelya Akkoyun'un mutfağında yemek yapma fırsatım oldu. Hepsi çok keyifli ve heyecanlıydı. İnsanın hobisini günlük hayata uygulama fırsatı şahane bir duygu. Şimdilerde Marmaris Selimiye'de butik bir otel olan Melek Hotel'e yaz geceleri için menü hazırlıyorum. Oraya gidip otelin ekibiyle birlikte benim yemeklerimi yapacağız. Sonrasında yemeklerim onların menüsünde yer alacak.
GÜNDEM: İlgi alanınıza giren mutfak hangi bölgenin mutfağı?
Yıldız HASANOÄžLU ŞAHİNLER: Akdeniz mutfağı en sevdiğim. Türk, Yunan, hatta İtalyan. Bir de "sağlıklı mutfak" a ilgi duyuyorum.
GÜNDEM: Batı Trakya mutfağı diye bir mutfak kültürü var mı?
Yıldız HASANOÄžLU ŞAHİNLER: Bence kesinlikle var. Gelişen dünya ve yoğun çalışma temposu insanları biraz daha kolay yemeklere yönlendiriyor. Dolayısı ile bu kültüre ulaşmak biraz daha zor artık. Bu konuda en önemli kaynaklarım artık hayatta olmadığı için kendime başka kaynaklar bulmam gerekiyor. Hatırladığım bazı yemekler var anneannemden; hatta yemeğe meraklı bazı arkadaşlarımla bu yemeklerin bir listesini yapmaya çalıştık. Bu yaz üzerinde çalışmayı düşünüyorum. İskeçe'de bu yemek kültürünü ortaya çıkarmak adına çalışmaların yapılmasını çok isterim. Seve seve destek de veririm.
GÜNDEM: Bu alanda yaptığınız başka çalışmalar var mı?
Yıldız HASANOÄžLU ŞAHİNLER: Eli çok lezzetli bir annenin kızıyım. Annemi çok genç kaybettim, onu hep güzel yemekleriyle anıyoruz. Baktım ki elimde annemden kalan yazılı hiç bir şey yok. O zaman karar verdim oğluma, kızıma ve yeğenlerime yazılı bir şeyler bırakmaya ve yemeklerimi kayıt altına almaya. Ayrıca Üsküp göçmeni ve çok geniş bir ailenin geliniyim. Onlardan da çok şey öğrendim. Hem Türk mutfağı, hem Yunan mutfağı, hem de Üsküp mutfağı. Ayrıca İstanbul'da yaşayanlar çok zengin bir mutfağa sahipler. Esnaf lokantalarından tutun, sokak lezzetlerine, en lüks füzyon mutfağından en ünlü Uzak Doğu restoranına ve en salaş köftecisi, kanatçısına kadar İstanbul yemek konusunda derya deniz. İsterim ki kendi tariflerimin olduğu, bu karmayı yansıtan bir kitabım olsun. Üzerinde çalışıyorum, inşallah gelecekte planlarım arasında bu kitabı çıkarmak var.
GÜNDEM: Türk ve Yunan mutfağı dediğimizde neler söylemek istersiniz? Bu iki halkın mutfağı birbirine benziyor mu? "İki halkın en iyi anlaştığı konudur" diye bir tespit yapabilir miyiz sizce?
Yıldız HASANOÄžLU ŞAHİNLER: Bence Türk mutfağı eti daha iyi kullanıyor, Yunan mutfağı ise deniz ürünlerini. Ama evet, iki halk olarak damak zevklerimiz aynı ve çok iyi anlaşıyoruz yemek konusunda. Yemek, aileyi, arkadaşları biraraya getiren en önemli unsur. Hem Türkler, hem Yunanlılar için bir keyif meselesi. İster peynir ekmek olsun, ister çay simit , ister kahvaltı sofrası olsun, ister meze sofrası ya da düğün yemeği olsun.