SİRİZA İskeçe Milletvekili Hüseyin Zeybek, ERT 3'te yayımlanan "Epikinonia" programının canlı yayın konuğu oldu. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Zeybek, dedesinin de milletvekili olduğunun hatırlatılması üzerine, 1948 yılında iç savaş döneminde Yunanistan'ın hükümetsiz kalmasının dedesinin verdiği oyla mümkün olduğunu söyledi.

Edirne'de tutuklu olan iki Yunan askeriyle ilgili soruyu yanıtlayan Milletvekili Hüseyin Zeybek, hükümetin bu önemli konuyla ilgili olarak son derece başarılı bir politika izlediğini belirterek, önümüzdeki günlerde bu konuda gelişmeler olacağına inandığını söyledi. Zeybek, askerlerin daha fazla tutuklu tutulmalarının bir anlamı olmadığını ifade etti.

Azınlığın her zaman iki ülke arasında iyi ilişkilerin olmasını istediğini kaydeden Zeybek, "Türkiye ile Yunanistan tabii ki çok iyi bir dönemden geçmiyor. Önümüzdeki dönemde turizm sezonu açılacak. Her iki ülkeden de karşılıklı olarak turistler gelip gidiyor. Her iki ülkenin de bundan beklentileri var. Son yıllarda bölgemize çok sayıda Türk turist geliyor. Buna ihtiyacımız var. Halklarımızı birleştiren çok şey var. Ve bunun üzerinde durmamız gerekir diye inanıyorum." dedi.

Programda, dedesinin de İskeçe milletvekili olduğunun hatırlatılması üzerine Zeybek şunları söyledi: "Dedemin adı da Hüseyin'di. Kendisi 1948'de milletvekiliydi. Ülkede iç savaş vardı. Sofulis hükümeti görevdeydi. Hükümet aleyhine bir gensoru önergesi verildi. Dedemin oyuyla hükümet düşebilir veya devam edebilirdi. İç savaşın yaşandığı yıllarda hükümetin düşmesi çok farklı sonuçlar doğurabilirdi. Dedem de hükümetin lehine oy vermiş ve hükümetin devam etmesini sağlamış. Bunun karşılığında ise özellikle dağlık bölgede iç savaştan dolayı açlık ve sefaletle uğraşan halk için gıda yardımı yapılacağı sözünü almış. O dönem için bunun önemli olduğunu düşünüyorum."

Gazetecinin, "Sizce azınlık milletvekili olmak ne zaman daha zordu; şimdi mi yoksa 70 yıl önce mi?" sorusunu yanıtlayan Zeybek, özellikle Altın Şafak'ın azınlık milletvekillerine saldırdığını söyledi. Zeybek, "Altın Şafak'ın yapabileceği başka bir şey de yok zaten. Azınlık milletvekilleri her zaman kolay hedef oluyor. Günah keçisi oluyor. Sürekli bir şekilde meclis içinde gerginlik yaratıyorlar. Bu durum da demokrasimize zarar veriyor." diye konuştu.

"Sayın Erdoğan burasını ziyaret ettiğinde sizlere 'kardeşlerim' diye hitap ediyor. Bizlerin de bunun karşısında tedirgin olmamız doğal değil mi?" sorusu üzerine Milletvekili Zeybek şu yanıtı verdi: "Bizler özellikle bu bölgede azınlık ve çoğunluk olarak uyumlu bir yaşam içindeyiz. Bir kesim diğer kesimin geleneklerine saygı duyuyor. Azınlık her zaman ülkesi olarak gördüğü Yunanistan'a saygı göstermiştir. Biz bu ülke için savaştık. Şehit olduk. Tabii ki biz azınlık olarak Türkiye ile bazı bağlarımız var. Örneğin benim büyük ablam Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ve Türkiye'de yaşıyor. Ben Türkiye'de okudum. Eczacıyım ve üniversiteyi orada bitirdim. Türkiye ile ilişkilerimiz ve bağlarımız var. Tabii ki her zaman ülkemizin değerlerine saygılıyız. Keşke buradaki azınlık ile çoğunluk arasındaki uyumu Atina'dan da görebilseylerdi; o zaman reçete çok başarılı olacaktı."

Devlet anaokullarındaki pilot uygulamaya da değinen Zeybek, bu uygulamaya karşı çıkan eğitimcilerin pilot uygulamanın yapılacağı anaokullarda grev başlattıklarını söyledi. Milletvekili Zeybek, "Eğitimcilerin sendikası grev başlatıp uygulamaya tepki gösteriyor. Hatta azınlık üyesi anaokulu öğretmenlarinin okula girmesinin engellendiğini duyuyoruz. Bu uygulama Yunanca'yı daha iyi öğrenmeleri için çocuklara yardımcı olacaktır. Unutmayın ki bu çocuklar anaokulundan sonra azınlık ilkokullarına gidecekler. Bu uygulamaya karşı çıkan ve tepki gösteren eğitimcilerin bu tepkisi eğitimsel değil, politik bir tepkidir." diye konuştu.