12 Mayıs Perşembe günü YAKA İKE Kiraz Şoklama ve Paketleme Tesisi'nde gerçekleştiren sempozyuma başta Yaka bölgesindeki kiraz üreticileri olmak üzere çok sayıda vatandaş yoğun ilgi gösterdi. Sempozyumda konuşmacı olarak yer alan Türkiye'den Eğirdir Meyvecilik Araştırma Enstitüsü'nden Dr. Cumhur Hasan Sarısu'nun, " YAKA İKE'nin sunduğu teknoloji; yaka kirazı sezonunu en az 45 gün daha fazla uzatabilir. Yapılabilecek belli başlı dokunuşlarla kiraz sektöründe, dünyaya şov yapabilirsiniz. Biz sizlerin ölene kadar, her türlü derdinizi dinlemeye ve yardımcı olmaya hazırız" sözleri dikkat çekti.

Sempozyuma YAKA İKE Kiraz İşleme Tesisi Yönetim Kurulu Başkanı Levent Sadık Ahmet'in yanı sıra, Yassıköy Belediye Meclis Üyesi Galip Hüseyin, Doğu Makedonya Trakya Eyalet Meclis Üyesi Mustafa Katrancı ve yaka bölgesindeki kiraz üreticileri katıldı. Sempozyumda Tarım Tazminatları Kurumu (ELGA) Dedeğaç Bölgesi Yetkilisi Anna Stavropulu ve YAKA İKE Şirketi ile Tarım - Hayvancılık Enstitüsü'nün davatlisi olarak Türkiye'den Eğirdir Meyvecilik Araştırma Enstitüsü'nden Dr. Cumhur Hasan Sarısu birer sunum yaptı.
Sempozyumda ilk olarak Levent Sadık Ahmet söz alarak katılımcılara teşekkür etti. YAKA İKE Kiraz İşleme Tesisi'nin açılışını halkı bilgilendirmeye yönelik bir sempozyumla yapmaktan bölge halkı adına büyük bir memnuniyet duyduğunu ifade eden Sadık Ahmet, her konuda ve her işte eğitimin şart olduğunu vurguladı. Bu yüzden halkı bilgilendirmeye yönelik bu sempozyumu gerçekleştirdiklerini söyleyen Sadık Ahmet, yeni kurulan tesis hakkında bilgi verdi.

"BU TESİS BENİM DEÄžİL, BU TESİS SİZLERİN, MALINIZA VE BURAYA NE KADAR İYİ BAKARSANIZ SİZLER DE MUTLU OLURSUNUZ"

YAKA İKE Kiraz İşleme Tesisi'nin Avrupa'da en modern tesisler arasında ilk sırada yer aldığını kaydeden Sadık Ahmet, yılın 365 günü ve 24 saati olmak üzere, her an ürün işleme kapasitesine hazır olduğunu belirtti. Söz konusu tesisin AA+ sertifika kalitesinde olduğunun altını çizen Sadık Ahmet sözlerine şöyle devam etti: "Bunu her zaman söylüyorum; Bu tesis benim değil, bu tesis sizlerin. Siz malınıza ve buraya ne kadar iyi bakarsanız mutlu olursunuz. Bunu da sezonun açıldığı günden bugüne kadar sizlere elimden geldiği kadar göstermeye çalıştım. Bölgemizde yaşanan dolu yağışından dolayı ürünleri zarar gören vatandaşlarımıza bir kez daha geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. O gece gözlerimden yaşlar geldi. Çünkü üreticiler varsa bizler de varız. Bizler her zaman üreticimizin yanında yer almaya devam edeceğiz. Benden ve çalışma arkadaşlarımızdan duyduklarınıza inanın. Başka hiç bir şeye inanmayın. Etrafta dolaşan bazı söylentiler var, ben gülüp geçiyorum, sizlere de tavsiyem budur. Bu şekilde daha da mutlu olursunuz. Önemli olan mutlu sonu ticarette de yakalamış olmaktır. Biz buradayız, sadece bölgeye değil, diğer bölgelere de destek olmak için elimizden geleni yapacağız."

"DOLUDAN KORUMA FİLE PROGRAMIN"DAN HERKES YARARLANABİLİR

Tarım Tazminatları Kurumu (ELGA) Dedeğaç Bölgesi Yetkilisi Anna Stavropulu, kirazın dolu yağışına karşı nasıl korunması gerektiğini anlattı. Anna, dolu yağışından meydana gelen zararlara karşı devletin kiraz ekili bölgelerde 'Dolu Koruma File Programı' olduğunu ve söz konusu programın 2017 yılı sonuna kadar devam edeceğini hatırlattı. Devletin bu program kapsamında üreticilere yüzde 60 oranında katkı sağladığını dile getiren Anna, üreticilerin her türlü sorunları karşısında ELGA'ya başvurabileceklerini vurguladı. Son olarak Anna, vatandaşların ilgili programa dahil sorularını cevapladı.
Ardından Isparta - Eğridir Meyve ve Sebze Araştırma Enstitüsü'nden Dr. Cumhur Hasan Sarısu söz aldı. Türkiye'nin kiraz üretiminde birinci sırada yer aldığını, ancak dünya piyasalarının her geçen gün daha kaliteli ve sağlıklı ürünler istediklerini belirtti.

"ARTIK DÜNYA PİYASALARI KALİTELİ ÜRÜN ARAYIŞINDADIR"

Geçtiğimiz aylarda Türkiye ile Rusya arasında yaşanan 'Domates Krizi'ni hatırlatan Hasan Sarısu, artık tüm dünya piyasaların kaliteli ürün arayışında olduğunu belirtti. Kirazda sulamanın çok önemli rol oynadığını altını çizen Hasan Sarısu, yakadaki incelemeleri sırasında bölgede su sıkıntısının olmadığını ve bu fırsatların iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Kiraz üretiminin bir zincir olduğunu ve bu zincir halkalarının düzgün olması gerektiğini vurgulayan Hasan Sarısu, yapılabilecek olası hataların ürünün raf ömrünü azalttığını ilaçlama, budama ve gübreleme gibi durumlara dikkat edilmesi gerektiğini belirtti.

"TOPLADIÄžINIZ KİRAZI ANINDA TESLİM EDİNİZ"

"Kendi yiyemeyeceğiniz ürünü başkalarına yedirmeyiniz" diyen Hasan Sarısu, "YAKA İKE Tesisi'nin sizlere sunduğu imkanı çok iyi değerlendirmeniz gerekir. Buradaki teknoloji; yaka kirazı sezonunu en az 45 gün daha fazla uzatabilir. Bu noktada en büyük görev üreticiye düşüyor. Topladığınız ürünü sabah ve akşam olmak üzere, anında bunun teslimatını yapmanız gerekir ki, kirazın raf ömrü uzayabilsin. Böylece buradaki kiraz, Yunan kirazı olarak Avrupa piyasasına girmiş olacak. Dolu yağışının olduğu sırada ben de buradaydım. Yaka bölgesindeki dolu yağışında, hasar görmeyen bölgeleri de hesaba kattığımızda, zararın yaka kirazında yüzde 40 civarında olduğunu söyleyebilirim. Sizlere bu konuda bir tavsiyem olacak. Doludan zarar görmüş olan kirazlarınızı ihracata sunmayınız. Aksi takdirde bundan herkes zarar görebilir. Ancak bu zarar görmüş ürünlerinizi iç pazarda tüketebilirsiniz" görüşlerine yer verdi.

"BİZ SİZLERİN ÖLENE KADAR, HER TÜRLÜ DERDİNİZİ DİNLEMEYE VE YARDIMCI OLMAYA HAZIRIZ"

Bölgedeki toprakların kiraz için son derece verimli olduğunu söyleyen Hasan Sarısu, "Yapılabilecek belli başlı dokunuşlarla kirazda, dünyaya şov yapabilirsiniz. Biz sizlerin ölene kadar, her türlü derdinizi dinlemeye ve yardımcı olmaya hazırız" dedi. Son olarak Dr. Hasan Cumhur Sarısu, kiraz üreticilerinden gelen soruları cevapladı.