09-03-2017
ABD 2016 Yunanistan İnsan Hakları Raporu yayımlandı
Dünya çapında ülkelerdeki insan hakları ihlallerine ilişkin olarak ABD Dışişleri Bakanlığı'nın her yıl yayımladığı insan hakları raporu bu yıl 3 Mart 2017 Cuma günü yayımlandı.
2016 İnsan Hakları Raporu Yunanistan raporunda ise her yıl olduğu üzere "Trakya'daki Müslüman azınlık" tanımı ile Batı Trakya Türk Azınlığı'nın sorunları kısmen raporda yer buldu.
RAPORDA BATI TRAKYA TÜRK AZINLIÄžI
"Trakya'daki tanınmış Müslüman azınlık" tanımlaması ile Batı Trakya Türk Azınlığı dahil belirli etnik azınlık gruplarının özgürlüğünün kısıtlandığı ifade edilen ABD raporunda azınlık ile ilgili konular şöyle:
Hükümetin bireyin kendini tanımlama hakkını tanımasına karşın kendisini bir azınlık grubunun üyesi olarak tanımlayan pekçok kişinin kimliğini özgürce ifade etmede ve kültürünü devam ettirmede zorluklarla karşılaştığı ifade edilen ABD raporunda etnik temelde isminde Türk ve Türkçe kelimeleri geçen derneklerin mahkemeler tarafından kayıt edilmediği kaydediliyor.
NÜFUS VE DEMOGRAFİ
ABD raporunda hükümetin Lozan Antlaşması'na göre "antlaşmanın imzalandığı dönemde etnik Türk, Pomak ve Roman toplulukları dahil olmak üzere yaklaşık 100.000-120.000 nüfustan oluşan Müslüman azınlığı" resmen tanıdığı ifadesi bu yıl da yer almakla birlikte bazı Pomak ve Romanların "Türkçe konuşan topluluk" tarafından Türk kimliğinden ayrı Pomak ve Roman kimlikleri olduğunu inkar etmeleri için baskı uygulandığını iddiası 2016 raporunda yineleniyor.
Batı Trakya Türk Azınlığı'nın nüfusu ile ABD raporundaki tutarsızlık sürdürülerek 2013 yılı raporunda 150 bin, 2014 yılı raporunda 120 bin olarak not edilen azınlık nüfusu geçen yıl olduğu üzere bu yıl da 100 bin ile 120 bin olarak not ediliyor.
EÄžİTİM
Eğitim alanında yaşanan sorunlara ilişkin olarak ABD raporunda Avrupa Irkçılık ve Hoşgörüsüzlük Karşıtı Komisyonu (ECRI)'nun Yunanistan raporuna atıfta bulunularak Yunanca ve Türkçe eğitim veren yalnızca iki ortaokul bulunduğu kaydediliyor. Geçen yıldan farklı olarak ise Doğu Makedonya - Trakya Eyalet Eğitim Müdürü'nün azınlık okullarında okul içi yazışmalar ve idari eğitim kurumları ile yapılan yazışmalara ilişkin talimatına atıfta bulunularak bunun bir milletvekili dahil bazı azınlık mensuplarınca bu okullarda Türkçe'nin yasaklanması anlamına geldiği şeklinde yorumlandığı belirtiliyor.
ŞER'İ HUKUK UYGULAMASI
Yargı usülleri başlığı altında geçen yılki raporda yer alan ifadeler tekrarlanarak miras ve medeni hukuk konularında "hükümet tarafından atanmış müftü" tanımlamasıyla atanmış müftüler tarafından evlendirilen Müslümanların şer'i hukuka tabi oldukları, ancak isterlerse medeni hukuk mahkemelerine başvurabilecekleri notu yineleniyor. Raporda ülkedeki mevzuata göre mahkemelerin Yunan Anayasası veya uluslararası insan hakları antlaşmaları ile çelişen müftü (atanmış) kararlarını uygulamaya sokmaması gerektiği ayrıca belirtiliyor.
IRKÇI ŞİDDET
Raporda ilk kez Irkçı Şiddet Kayıt Ağı'nın çoğunluk nüfusundan yerel bir siyasi figürün Aralık 2015'te bir polis karakolunda azınlığa ait spor ve kültür derneğinin başkanına karşı sözlü saldırıda bulunduğu ve polisin bu saldırıyı ırkçı şiddet olarak nitelendirmeyip saldırganı tutuklamadığı yönünde raporda bulunduğu kaydediliyor. Bununla birlikte 2016'da Batı Trakya Türk Azınlığı'na karşı işlenen nefret temelli saldırılara yer verilmiyor.
ŞER'İ HUKUK UYGULAMASI
Yargı usülleri başlığı altında geçen yılki raporda yer alan ifadeler tekrarlanarak Miras ve medeni hukuk konularında "hükümet tarafından atanmış müftü" tanımlamasıyla atanmış müftüler tarafından evlendirilen Müslümanların şer'i hukuka tabi oldukları, ancak isterlerse medeni hukuk mahkemelerine başvurabilecekleri notu yineleniyor. Raporda ülkedeki mevzuata göre mahkemelerin Yunan Anayasası veya uluslararası insan hakları antlaşmaları ile çelişen müftü (atanmış) kararlarını uygulamaya sokmaması gerektiği ayrıca belirtiliyor.
ABTTF BAŞKANI: "AZINLIK SORUNLARINA YÜZEYSEL ŞEKİLDE ELE ALINMIŞ"
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu, "ABD 2016 Yunanistan İnsan Hakları raporunda Batı Trakya Türk Azınlığı ile ilgili kısım geçen yılki rapor ile büyük ölçüde aynı. Raporda azınlığımızın sorunlarına kısaca ve yüzeysel bir şekilde değinilmekle birlikte özellikle azınlığın tanımı, nüfusu ve demografik yapısı konularında resmi devlet tezi tekrar ediliyor. ABTTF olarak her yıl olduğu üzere yine paralel bir rapor hazırlayarak raporda geçen tüm konularda azınlığımızın görüşünü ilgili makamlara ileteceğiz" açıklamasında bulundu.