22-12-2016
İsmet Kadı: "Gözdağı vermek istercesine yapılan bir gözaltı"
Rodop iline bağlı Yassıköy Belediye Başkanı İsmet Kadı, belediye başkanlığı aracını belediye sınırları dışında ve kişisel işleri için kullandığı iddiasıyla 19 Aralık Pazartesi sabahı polisler tarafından gözaltına alındı.
İsmet Kadı'nın, bu suçlamayla Yunanistan'da gözaltına alınan ilk belediye başkanı olduğu ifade edildi.
Belediye Başkanı Kadı, sabah saatlerinde çocuklarını okula bıraktıktan sonra araçla seyir halindeyken polis tarafından durduruldu ve gözaltına alınarak emniyete götürüldü. Kadı, çocuklarını okula bıraktıktan sonra belediyeye giderken, Kalkanca mahallesi futbol stadı yakınlarında polisler tarafından durdurulduğunu söyledi. Belediye başaknı Kadı'nın suçüstü mahkemesine çıkarıldığı, ancak avukatı aracılığıyla üç günlük erteleme talebinde bulunduğu ifade edildi.
Gözaltına alınma yöntemine ve maruz kaldığı muameleye sert tepki gösteren Yassıköy Belediye Başkanı İsmet Kadı, "Sabah saatlerinde çocuklarımız okula bıraktıktan sonra, belediyeye giderken yolda polisler tarafından aniden durduruldum. Beni gözaltına alacaklarını söylediler. Gerekçeyi ve yazılı emirleri olup olmadığını sordum. Savcının sözlü emri olduğunu söylediler. Beni apar topar arabadan indirdiler ve aracı alıp emniyete götürdüler. 21. yüzyılda bir belediye başkanına bu şekilde davranılmaması gerektiğine inanıyorum. Belediye başkanları olarak son yıllarda savcıya ifade verme konusunda tecrübe kazandık. Sudan sebeplerle veya ciddi sebeplerle savcılara bugüne kadar birçok kez ifade verdik. Beni gözaltına alması, bunun şekli ve yöntemi çok yanlış. Savcı herhangi bir usulsüzlük görmüş olsaydı ve beni ifadeye çağırsaydı seve seve gider gerekli bilgileri ve izahatı verirdim. Fakat bu hakaretvari gözaltına alma şekli farklı bir amaca yönelik gibi geliyor bana. Azınlığımızı ilgilendiren konuların tartışıldığı, konuşulduğu bir dönemde bu olayın yaşanması bana çok manidar geliyor. Azınlık meseleleriyle ilgili sıkıntılı durumlar son dönemde artmaya başladı. Buna yönelik olarak bizim üzerimizde de baskı kurma girişimleri var. Bu olayda da yapılmak istenen şey yıldırma, korkutma ve sindirme girişimidir. Tavır ve yöntem çok acaip. Adi bir suç işlemiş gibi belediye başkanını yoldan toplamaları ve emniyete götürmeleri hakikaten son derece garip bir olay. Eğer bir durum varsa normal bir şekilde ifadeye çağrılabiliriz. Böyle bir sorun varsa ve bizden bir açıklama isteniyorsa, biz bu açıklamayı ve gerekli izahatı veririz. Fakat bu şekilde adeta adam öldürmüş gibi veya ağır bir suç işlemiş gibi bir şekilde alıp götürmek çok yanlış ve çok garip." dedi.
Olayda kendisinin bir suçu olup olmadığı konusuna girmediğini, maruz kaldığı olaya tepki gösterdiğini ifade eden belediye başkanı İsmet Kadı, "Benim suç işleyip işlemediğim ayrı bir konu. Eğer suçum varsa ve bunun karşılığında ceza gerekiyorsa ona diyecek bir şeyim yok. Sabah çocuklarımı okula bıraktıktan sonra arabayla belediyeye gidiyorum. Mesele bu. Savcının haddini aştığına inanıyorum. Ancak burada amacın başka olduğu anlaşılıyor. Eğer bu konuda bir sorun varsa ben buradayım. Bir yere mi kaçıyorum? Adi bir suç işlemiş gibi gözaltına almak, yoldan toparlarcasına, apar topar alıp götürmek çok yanlış. Ben belediye başkanı olarak gereken tüm tüm girişimleri ve şikayetleri yapacağım. Yazılı ve resmi bir belge olmaksızın, narkotik bir suçluyu gözaltına aldıkları gibi yoldan beni alıp emniyete götürdüler. Peki ama neden? Azınlığımızı ilgilendiren konuların gündemde olan konular hakkında belediye başkanları olarak üzerimizde baskının olduğu dönemde bunun yaşanmasını ilginç ve manidar buluyorum. Zaten bu savcının davranışıyla ilgili kanuni hakkımı da saklı tutuyorum. Gereken hukuki mücadeleyi de vereceğimi söylemek istiyroum." dedi.
Yassıköy Belediye Başkanı İsmet Kadı, olayla ilgili olarak kişisel twitter hesabından yaptığı paylaşımda şunları kaydetti: Hukuk devletinde seçilmişlerin savcılara hukuka hesap vermeleri kadar doğal bir şey olamaz. Yunanistan genelindeki 324 belediye başkanı meslektaşım gibi ben ve başkan yardımcıları arkadaşlarım defalarca ifade verdik yargılandık. Bizim şikayetimiz, en adi suçlulara bile reva görülmeyecek bir üslup ve yöntemle,mağdur edilerek, kanuni haklarımızı kullanmamıza dahi izin verilmemesi ve hiç uygun olmayan neyi amaçladığını anlamadığım hareketlere maruz bırakılmamızdır. Efendice usluba uygun bir şekilde istendiğinde tabiiki tekrar ifade vereceğiz. Olayı sapıtma ve örtbas etme amaçlı çoğunluk basını acaba başka bir meslektaşımıza böyle bir tavır davranış hakaret reva görülseydi ne tepki verirlerdi? Çok merak ediyorum. Çoğunluk basının olaya yaklaşımını hayretler içinde takip ediyorum. Tabii azınlıktaki temsilcilerini de."