29-03-2023
Eğitim ve Din İşleri Bakanlığının raporuna ABTTF'den paralel rapor
ABTTF Başkanı: "Dini özerkliğimizle ilgili sorunlarımızı aktardığımız paralel raporumuzun hükümetle diyalog arayışımızın bir ispatı olarak görülmesini istiyoruz."
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), Yunanistan Eğitim ve Din İşleri Bakanlığının 3 Ocak 2023'te yayımladığı "Yunanistan'da Dini Öneme Sahip Alanlarda Yaşanan Olaylar - 2021 Raporu"nda Batı Trakya Türk toplumu ile ilgili konulara yanıt niteliğinde paralel bir rapor hazırladı. Rapor, Cumhurbaşkanı, Eğitim ve Din İşleri Bakanı ile diğer ilgili kamu makamlarına iletildi.
ABTTF paralel raporunda, ikili ve uluslararası antlaşmalar uyarınca dini özerkliğe sahip Batı Trakya Türk toplumunun dini alanda yaşadığı sorunları ayrıntılarıyla aktardı, görüş ve taleplerini dile getirdi. Raporda Batı Trakya'daki camiler ve ibadet yerlerinin durumunun yanı sıra Rodos, İstanköy ve Onikiadalar'daki Türk toplumunun dini alandaki sorunları ile adalardaki Osmanlı döneminden miras tarihi, mimari ve kültürel eserlerin korunması konusundaki güncel sorunlar aktarıldı.
Bakanlığın raporunun Batı Trakya Türk toplumu ile ilgili konularda eksik ve çelişkili bilgiler içermesini ve Türk toplumunun dini alanda yaşadığı sorunlara değinmemesini eleştiren ABTTF, raporun bütünüyle resmi devlet görüşünü yansıttığını ifade etti.
Konuyla ilgili olarak ABTTF Başkanı Halit Habipoğlu, "Eğitim ve Din İşleri Bakanlığı'nın bu yılki raporunda da resmi devlet tezinin tekrar edildiğini, dini özerkliğimize yapılan müdahalelere karşı yaptığımız itirazların yok sayıldığını, tek taraflı ve dayatmacı bir yaklaşım izlenmeye devam edildiğini görüyoruz. Dini özerkliğimizi tamamen ortadan kaldırmayı amaçlayan yeni müftülük yasası toplumumuz için yok hükmündedir. Öte yandan Bakanlığın raporunun önsözünde geçen Batı Trakya'daki dini okullar ve toplumumuza din adamları için yeni bir kurumsal çerçevenin oluşturulması amacıyla önceliklerin belirlendiği ifadesi endişe vericidir. Devlet, ülkemizdeki diğer tanınmış dinlere ait cemaatlerin yapısına ve iç işleyişine herhangi bir müdahalede bulunmazken söz konusu toplumumuz olduğunda dini özerkliğimizi hiçe saymakta, her fırsatta dini özerkliğimize müdahalede bulunmakta, bu müdahaleleri de toplumumuz için atılmış olumlu adımlar olarak göstermektedir. Hükümetten toplumumuzu ilgilendiren her konuda toplumumuz ile doğrudan diyalog kurmasını, toplumuza yönelik tek taraflı, dayatmacı ve ayrımcı bir yaklaşım yerine samimiyete dayalı gerçek bir politika benimsenmesini talep ediyoruz. Dini özerkliğimizle ilgili sorunlarımızı aktardığımız paralel raporumuzun hükümetle diyalog arayışımızın bir ispatı olarak görülmesini istiyoruz." dedi.