20-09-2022
ABTTF'den Pavlopulos'un azınlıkla ilgili açıklamasına tepki
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habipoğlu, Yunanistan'ın Batı Trakya Türk toplumunun örgütlenme özgürlüğü konusundaki uygulamalarının, AB standartları ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile bağdaşmadığını söyledi.
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habipoğlu, Yunanistan'ın Batı Trakya Türk toplumunun örgütlenme özgürlüğü konusundaki uygulamalarının, AB standartları ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile bağdaşmadığını söyledi.
ABTTF'den yapılan konuyla ilgili açıklamada, eski Cumhurbaşkanı Prokopis Pavlopulos'un katıldığı bir etkinlikte, Batı Trakya'da müftülerin statüsü ve örgütlenme özgürlüğü alanlarında Yunanistan'ın Lozan Antlaşması'na tam olarak uyduğunu belirttiği hatırlatılarak, söz konusu açıklamalara tepki gösterildi.
Açıklamada, "Yunanistan eski Cumhurbaşkanı Prokopis Pavlopulos, 'O Skoufos' isimli Sanat Müziği ve Filoloji Derneğinin düzenlediği konferansta yaptığı konuşmada Batı Trakya Türk toplumuna atıfta bulundu. Pavlopulos konuşmasında, Yunanistan'ın uluslararası toplumun ve Avrupa Birliği'nin (AB) bir üyesi olarak Batı Trakya'da müftülerin statüsü ve örgütlenme özgürlüğü hakkını kullanma konusunda 1923 Lozan Antlaşması'nın hükümlerine tam olarak uyduğunu ve bunları her geçen gün kanıtladığını ileri sürdü." ifadelerine yer verildi.
ABTTF Başkanı Halit Habipoğlu, eski Cumhurbaşkanı Pavlopulos'un iddialarıyla ilgili olarak şunları dile getirdi: "Eski Cumhurbaşkanı Pavlopulos, hala ülkemizin örgütlenme özgürlüğü hususunda uluslararası hukuka tam riayet ettiğine dair açıklamalarda bulunmaya devam ediyor. Ülkemizin Batı Trakya Türk toplumunun örgütlenme özgürlüğünü kullanım hakkına yönelik politika ve uygulamaları eski Cumhurbaşkanı'mızın iddia ettiği gibi maalesef hiçbir şekilde ülkemizin üyesi olduğu AB standartları ve taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile bağdaşmamaktadır. Ülkemiz, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin tüm uyarılarına rağmen İskeçe Türk Birliği ile ilgili aleyhindeki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararını 14 yılı aşkın süredir uygulamamakta, hukukun üstünlüğü ilkesini hiçe saymaktadır. Sırf toplumumuza ait olduğu için derneklerimizi kapatan veyahut kaydetmeyen ülkemiz, öte yandan isminde etnik kökene atıfta bulunan, mesela Gümülcine'deki Ermenilerin kurduğu derneğe izin vermektedir."