15-09-2022
Tek bir gerçek var: İskeçe müftüsünü seçti!
İskeçe Müslüman Türk Azınlığı yeni müftüsünü çok başarılı bir süreç sonucunda seçti. Azınlık insanının yüksek katılımla kendi dini liderini, kendi müftüsünü seçmesinin hemen ardından, tahmin edileceği üzerine, bu seçimi içine sindiremeyen çevrelerde rahatsızlık belirtileri baş göstermeye başladı.
İskeçe Müslüman Türk Azınlığı yeni müftüsünü çok başarılı bir süreç sonucunda seçti. Azınlık insanının yüksek katılımla kendi dini liderini, kendi müftüsünü seçmesinin hemen ardından, tahmin edileceği üzerine, bu seçimi içine sindiremeyen çevrelerde rahatsızlık belirtileri baş göstermeye başladı.
Bu rahatsızlıklara değinmeden önce, bundan dokuz ay evvel "To Vima" gazetesinde yayımlanan bir haber - yoruma dikkat çekmek istiyoruz. 12 Aralık 2021 tarihli haber - yorum "Atina, müftülerin belirlenmesi konusunda ne planlıyor" başlığını taşıyordu. Yazıda, Dora Bakoyanni başkanlığında oluşturulan Trakya Kalkınma Komisyonu'nun müftü belirlenmesi konusunda bir komisyonun oluşturulmasını önereceği bilgisi veriliyordu. O dönemde hayatta olan İskeçe Müftüsü Ahmet Mete'nin sağlık durumuyla ilgili bilgi paylaşılıyor, Müftü Mete'nin olası vefatından sonra bir müftü seçimi yapılmasının kuvvetle muhtemel olduğuna dikkat çekiliyor ve haber - yorumun yazarı bir devlet yetkilisine dayandırdığı bilgileri paylaşıyordu. Bu "yetkiliye" göre müftü seçimi sürecinin ilan edilmesinden sonra Yunan devletinin izlemesi gereken yol şu şekilde açıklanıyor ve şunlar öneriliyordu:
- Yunan tarafı azınlığı birleştirecek şekilde hareket etmekten kaçınmalı.
- İlan edilecek müftülük seçim sürecinin itibarsızlaştırılması.
- Azınlık içindeki görüş ayrılıklarının öne çıkartılması.
Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu'nun yeni müftü seçimi için adayları ve seçim tarihini açıklamasıyla birlikte ve seçimden sonra yukarıda belirtilen üç hususun da devreye sokulduğunu söylemek gerekir.
İskeçeli Türkler, 9 Eylül tarihinde Cuma namazı sırasında yapılan seçimle yeni müftülerini belirledi. İskeçe'nin saygın iki ilahiyatçısı; Mustafa Trampa ile Mustafa Kamo'nun aday gösterildiği seçimde 7.320 soydaş oy kullandı. Oyların yüzde 65'ini alan Mustafa Trampa İskeçe'nin yeni müftüsü oldu. Aynı gün İskeçe Atik Camii'nde yapılan törenle Trampa müftülük görevini devraldı.
İşte bu seçim sürecini (ta Aralık ayında To Vima'ya konuşan devlet "yetkilisinin" önerisini hayata geçirircesine) itibarsızlaştırma çabası da hemen devreye girdi. Aslında itibarsızlaştırma çabası seçimden önce başlamıştı ancak seçimler sonrasında daha da yoğun hale getirildi.
Yerel ve ulusal Yunan basınında, sosyal medyada kara propaganda hemen başladı... Yok müftülük seçimine katılım oranı düşükmüş, tüm camilerde değil de "belli camiler"de yapılmış, çocukların oyları da sayılmış, kadınlar seçime katılmamış, sonuçlar güvenilir değilmiş, el kaldırma yöntemi yanlışmış vs.
Müftü seçimini itibarsızlaştırma çabaları nafile! Kim ne derse desin sonuçlar her şeyi açık ve net bir şekilde ortaya koyuyor. İskeçe'de Müslüman Türk Azınlığı toplam 83 camide müftü seçimine katıldı ve yeni dini liderini kendi iradesiyle belirledi.
Birileri apırsa da, köpürse de bu gerçeği değiştiremez...
Batı Trakya Türkleri, devletten yapıcı bir yaklaşım bekledi, umdu. Ama bu yaklaşım yerine azınlığı karşısına, üstelik merhum Müftü Ahmet Mete'nin vefatından sadece birkaç gün sonra yeni bir "müftülük yasası" çıkarıldı. Azınlığın istekleriyle bağdaşmayan, özerk dini yapısına saygı göstermeyen, tam tersine müftülük kurumunu bir devlet dairesine dönüştürmeyi hedefleyen bir yasal düzenleme.
Azınlığa karşı kara propaganda yürütenlerin, tüm bu gelişmelerin bir tesadüften ibaret olduğuna inanmamızı beklemiyorlar herhalde.
Müftülüklerin sözde "modernleştirilmesi" girişimi tabii ki yine azınlık toplumu nezdinde tutmadı. Azınlık insanı kararlı bir şekilde dini liderini belirleme konusundaki tutumunu sürdürdü.
Bu kararlılıktan rahatsız olan çevreler şimdi oturmuş müftülük seçimini karalamanın yollarını arıyor.
Neymiş? Cuma namazına katılanlar azınlığın yüzde 15'iymiş! Oturmuşlar bir de hesap yapmışlar. Allah aşkına Pazar ayinine gidenlerin oranını hiç hesapladınız mı?
Herkes çok iyi biliyor ki, 9 Eylül Cuma günü İskeçe'de kılınan cuma namazları sıradan bir cuma namazı değildi. Her zamankinden fazla bir cemaatle kılındı o gün namazlar. Müftü seçimi "belli sayıda" camide değil, bir cami hariç İskeçe ilindeki tüm camilerde, yani 83 camide yapıldı.
Müftü seçimini itibarsızlaştırma çabaları için ortaya atılan saçma sapan iddialara tek tek yanıt verecek değiliz.
Aslında bu çevrelerin iddialarına en güzel yanıt, merhum İskeçe Seçilmiş Müftüsü Ahmet Mete'nin cenazesi oldu. Azınlığın seçtiği dini liderlere "sahte müftü", "sözde müftü" diyen bu çevrelere sormak istiyoruz. İskeçe'de daha önce böyle bir kalabalık gördünüz mü?
Cenaze törenine katılan 10 bin Batı Trakya Türkü, "sahte müftü" politikalarını tarihe gömdü o gün.
Yeni müftü seçimiyle karşımıza çıkan algı operasyonu ve kara propaganda alışık olduğumuz bir durum. Ama bu çabalar gerçekleri değiştirmeye yetmiyor.
Tek bir gerçek var... Tepeden inen kararlara, dayatmalara "HAYIR" diyen azınlık insanı yeni müftüsünü seçti. Bu kadar...