Dernek Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı imzasıyla yayınlanan açıklamada, Rodos ve İstanköy Türklerinin milli kimliklerinin tanınması, ibadet özgürlüğünün sağlanması, Osmanlı'dan kalan kültürel eserlerin korunması ve vakıf yöneticilerinin yapılacak özgür seçimlerle belirlenmesi istendi. Açıklamada, İstanköy adasındaki Türk - Müslüman vakıflarına ait malların eritilmesine ilişkin politikanın da sürdürüldüğü belirtildi.

ROİSDER Başkanı Prof. Dr. Kaymakçı imzasıyla yayımlanan açıklama şu ifadelere yer verildi: "Yunan makamları Rodos ve İstanköy'de Türk-Müslüman Vakıflarına ait malların eritilmesine ilişkin politikayı sürdürmektedir.

İstanköy'de bulunan Antimachia'daki askeri konutlar, Agios Pavlos Kilisesi'nin olduğu alan, Subay Orduevi, Pili'deki çocuk parkı arazisi, Kardamena'daki mezarlık ve çocuk parkı alanları, Antimachia'daki mezarlığın genişletilmesi, Ethnikis Antistaseos'taki halk konutları (Laikes Katoikies), İstanköy Sosyal Güvenlik Kurumu (IKA) binası, Porfirou, Amerikis ve Averof caddelerindeki kreşler, orduya, eğitim müdürlüğüne, kiliseye ve belediyeye ait birçok alan ve bina ile arsa, yıllardan beri yağmalanan vakıflara ait taşınmaz mallar idi. Son olarak İstanköy Vakfı'na ait Platitsi mevkiinde bulunan 38.240 m2 arazinin yeniden satışa çıkarıldığını ve Binicilik Kulübü'nün de bulunduğu Selveri'deki 39 dönüm arazininde de satışa çıkarılacağı üzülerek öğrenmiş bulunulmaktadır. Vakıf mallarının korunmasının İstanköy ve Rodos’un Müslüman Türk ahalisinin din ve ibadet özgürlüğü ile bağlantılı bir mesele olduğu aşikardır. Bahse konu din ve ibadet özgürlüğünün cemaat olarak kullanılabilmesi için söz konusu malların korunması elzemdir. Bu itibarla, Yunan Yönetimleri tarafından atanmakta olan Yönetim Kurullarının sürdürdüğü tasfiye işlemleri, aynı zamanda din ve ibadet özgürlüğünü kısıtlayan ve yok eden bir yaklaşımdır."

Açıklamada Yunanistan'dan talepler de sıralandı. Rodos, İstanköy ve Onikiada Türkleri Dayanışma Derneği'nin açıklaması şöyle devam etti:

"ROİSDER olarak,Yunanistan Devleti'nden;
• "Rodos ve İstanköy Türklerinin Türk kimliklerini kabul etmesi ve kültürel kimlikleriyle örgütlenmelerini engelleyen yasa ve baskıların kaldırmasını,
• Türk çocuklarına çift dillilik temelinde en azından ilköğretim düzeyinde anadil eğitimi hakkı vermesini,
• Türk Müslümanlarının ibadetlerini özgür olarak ifade etmelerini sağlamasını,
• Osmanlı Türklerinden kalan kültürel eserlerin korunmasına, bakım ve onarımına Yunan hükümetlerinin özen göstermesini,
• Türk Müslüman Vakıf Malları Yönetim Kurumu üyelerinin, Rodos ve İstanköy Türkleri arasında yapılacak özgür bir seçimle gelmelerinin gerçekleştirilmesini talep ediyoruz."