Almanya Başbakanı Angela Merkel görevi bırakmadan önce son ziyaretlerinden birini Yunanistan'a gerçekleştirdi. Miçotakis ile Merkel arasında gerçekleştirilen görüşmeden sonra ortak basın toplantısı yapıldı. Ortak basın toplantısında ağırlıklı olarak konuşulan konunun Türkiye ile ilişkiler olması dikkat çekti.

Merkel, 28 Ekim Perşembe gecesi Atina'ya geldi. Geceyi Atina'da geçiren Başbakan Merkel, 29 Ekim Cuma sabahı temaslarına başladı.

Merkel ilk olarak Cumhurbaşkanı Katerina Sakellaropulu ile görüştü. Merkel'i Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda karşılayan Sakellaropulu, "Neredeyse 20 yıldır Almanya ve Avrupa siyasetini şekillendiren büyük bir politikacıya hoş geldiniz diyorum." ifadeleriyle Merkel'i karşıladı.

Yunanistan'ın ekonomik kriz döneminde ağır bir bedel ödediğini kaydeden Sakellaropulu, "Yunanistan ağır bir bedel ödedi. Bu süreçte bir çok kez haklı olarak yalnız hissettik." diye konuştu. Sakellaropulu, ikili ilişkileri sürdürdüğü ve Avrupa yanlısı duruşu için Merkel'e teşekkür etti.

Sakellaropulu'ya misafirperverlik için teşekkür eden Merkel, "Bazı iniş çıkışları olan ancak sağlam temellere dayanan ilişkilerimizden bahsettiniz. Şunu söylemeliyim ki diyalog her zaman bir çözüm bulmanın anahtarı olmuştur."

Angela Merkel, "Bize güç veren, Almanya ve Yunanistan olarak birbirimize ait olduğumuz hissine sahip olmamızdı. Gelecekte karşılaşacağımız zorluklar için de temel duygunun bu olması gerektiğini düşünüyorum." diye konuştu.

BAŞBAKAN MİÇOTAKİS'LE GÖRÜŞTÜ
Angela Merkel daha sonra Başbakan Kiriakos Miçotakis ile görüştü. Maksimu Sarayı'ndaki görüşmeden sonra iki lider ortak basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısının ana maddesinin Yunanistan ile Türkiye ve AB ile Türkiye ilişkileri olması dikkat çekti. İki liderin konuşmasında ve özellikle de gazetecilerin sorularında ağırlıklı olarak Türkiye ile ilgili konular yer aldı.

Almanya başbakanının 16 yıllık görev süresinde önemli kararlara imza attığını dile getiren Miçotakis, Merkel ile görüşen sekizinci Yunan başbakan olduğunu hatırlattı. Miçotakis, "Bugünkü Yunanistan, son 10 yıl içinde tanıdığınız Yunanistan'dan çok farklı. Artık çağdaş bir devletiz. Yunanistan ve Avrupa yanlış kararlar nedeniyle zor dönemlerden geçti. Hatta siz de Yunanlılardan çok şey istediğinizi kabul ettiniz. Ancak ortaklık temelindeki dayanışma ve gerçek yurt severlik sonunda galip geldi." dedi. Miçotakis, Angela Merkel'in 2015 yılında ekonomik kriz döneminde Yunanistan'ın Avrupa'dan atılmasına karşı çıktığını da hatırlattı.

Türkiye ile ilişkilere de değinen Miçotakis, kendisinin de Angela Merkel gibi Türkiye ile diyalog kapısının açık tutulması için çalıştığını belirtti. Batı'nın soğukkanlı tutumunun Türkiye'nin provokatif hareketlerini cesaretlendirdiğini savunan Miçotakis, "Avrupalı yetkililerin Avrupa pratiğine dönmesinin zamanı geldi. Yunanistan sadece dostluk istiyor. Elbette komşularımızla uluslararası hukuk ve deniz hukuku çerçevesinde iyi ilişkiler istiyoruz. Ancak tehditlere tahammül etmeyeceğiz. Bu konudaki görüşümüz çok net." diye konuştu.

Merkel'in yerine gelecek yeni başbakanla iyi bir işbirliği kurmak istediğini dile getiren Miçotakis, "Kendisinden Avrupa Konseyi tarafından alınan Türkiye ile ilgili kararlara saygı duyulmasını isteyeceğim. İki seçenek var. Biri işbirliği seçimi, ikincisi ise Türkiye’nin bu davranışını sürdürmesi halinde yaptırımlar öngören seçenek. Söylemekten bıkmayacağım. Yapıcı diyaloğa her zaman kapım açıktır. Ancak bu gereksiz gerilimlerin azaltılmasını gerektirir. BM’ye adaların egemenliğine meydan okuyan bir mektup gönderilemez. Sürekli bir Türk provokasyonu var. Kıbrıs sorununda da iki devletli bir mantık üzerinde konuşamayız." dedi.

Türk - Yunan ilişkilerinin Avrupa'yı ilgilendirdiğini ifade eden Miçotakis, göçmen sorununu buna örnek olarak gösterdi ve sınırların Yunanistan tarafından ve Avrupa'nın desteğiyle korunduğunu söyledi. AB'nin ortak göçmen sorunu konusunda ortak bir politika benimseyemediğini dile getiren Miçotakis, Almanya'nın bu konuda sorunun değil, çözümün bir parçası olduğu görüşünü savundu. Sınırların daha güçlü şekilde korunması gerektiğini belirten Başbakan Miçotakis, "2020 yılı Mart ayında Evros'da yaşanan kabul edilemez. Ancak ne yazık ki benzer bir durum Belarus'ta tekrarlandı." dedi.

Almanya Başbakanı Merkel ise kriz döneminde Yunanlılardan çok şey istediğini belirtti, ancak alınan kararlarla Yunanistan'ı Avrupa Birliği'nde ve Euro Bölgesi'nde tutmayı başardıklarını söyledi. Merkel, daha sonraki yıllarda ise diyalog ve mücadele ile daha büyük sorunlarla mücadele etmeyi öğrendiklerini kaydetti.

Merkel şöyle konuştu: "2015’te başlayan göçle daha büyük bir zorlukla karşı karşıya kaldık. Sorumlulukları paylaşabileceğimizi kanıtladık ve bence AB - Türkiye Anlaşması bize bu durumda da işbirliği yapabileceğimizi gösteren bir örnek. Türkiye ile işbirliği söz konusu olduğunda Yunanistan’ın karşılaştığı çok sayıda zorluğu biliyorum. BM kararlarının ve uluslararası hukukun uygulanması gerektiğini dün ve bugün yoğun bir şekilde tartıştık. Diyalog yoluyla cevap ve çözüm bulmanın önemli ama zor olduğuna inanıyoruz."