05-10-2021
Gündem Gazetesi'nin cevabıdır...
Gündem Gazetesi'nin, yayın hayatına başladığı 1996 yılından bu yana habercilik anlayışı, temel basın ahlak kuralları çerçevesinde şekillenmiş ve şekillenmektedir.
Gündem Gazetesi'nin, yayın hayatına başladığı 1996 yılından bu yana habercilik anlayışı, temel basın ahlak kuralları çerçevesinde şekillenmiş ve şekillenmektedir.
Yıllardır ödediğimiz bedellere rağmen adına mücadele etmekten bir adım bile geri durmadığımız Batı Trakya Türk Azınlığı'nın sesi ve kulağı olmak, azınlık sorunlarını dile getirmek ve azınlığın haklarını savunmak önceliklerimiz olmuştur. İç çekişmelerden, tartışmalardan mümkün olduğunca uzak kalmayı kendimize prensip edinmişizdir.
Bu yazı, yıllarca aynı çizgide olan Gündem Gazetesi'ne yapılan çirkin ve haksız saldırılara bir yanıt niteliğindedir.
Bu, son günlerde milletvekillerimiz İlhan Ahmet ve Burhan Baran ile Yassıköy Belediye Başkanı Önder Mümin'in yaptığı açıklamalarda, gazetemizin adının geçmesi nedeniyle cevap niteliğinde kaleme aldığım bir yazıdır.
Benzer nitelikte, içerikte ve aynı ses tonuyla yapılan açıklamalarda, aralarında Gündem Gazetesi'nin de olduğu bir grup medyaya dönük, "para vaat edilen", "talimatla iş yapan", "milletin derdinden haberi olmayan", "üç beş kuruş para için" haber yapan "zavallı insanlar", "tetikçiler" nitelemeleri nedeniyle, bu gazetenin Genel Yayın Yönetmeni sıfatıyla yazdığım bir yazıdır.
"Proje"lere, "karalama kampanyaları"na, "entrikalara", "operasyonlar"a alet edildiği, "gizli güçler" tarafından kullanıldığı iddia edilen basın yayın kuruluşları arasında adımızın geçmesi nedeniyle Gündem Gazetesi olarak cevabımızdır.
Öncelikle, sayın İlhan Ahmet'in "kokusu geliyordu" dediği, sayın Burhan Baran'ın da Gündem'i "çamura ittiğini" ileri sürdüğü eleştiriyi okuyucularımıza ve tüm halkımıza hatırlatmak istiyorum.
27 Eylül tarihli haberimizde şu ifade yer alıyordu: "DEB Partisi'nin konserine katılmayan Rodop KİNAL Milletvekili İlhan Ahmet ile İskeçe KİNAL Milletvekili Burhan Baran'ın da Yassıköy stadındaki etkinliğe katılanlar arasında yer aldığı dikkat çekti."
Vekillerimizin tüm basın bültenlerini sorgusuz, sualsizce yayımlayan bizler, yaptığımız en ufak eleştirilerle hedef olacaksak, o zaman vekillerimizin altını çizdiği demokrasi söylemlerinde ne yazık ki samimiyetsiz olduklarını söylemek zorundayım.
Biz sizlerin basın sözcüsü değiliz... "Kol kırılır yen içinde kalır" gazetecilik anlayışımızın ve iyi niyetimizin de suistimal edildiğini düşünüyoruz.
Siyasilerin icraatlarını değerlendirmek, eleştirmek basının asli görevleri arasındadır. Bunu yaparken de fazlasıyla hassas, hoşgörülü hareket ediyoruz. İftira, kast, karalama bizim habercilik ve yorumculuk lügatımızda hiç bir zaman olmadı ve olmayacak.
Hele hele MADDİ çıkar!..
Batı Trakya küçücük bir coğrafya... Herkes herkesi çok iyi tanıyor. Malını mülkünü, huyunu suyunu çok iyi biliyor.
Bu konuda söyleyecek başka söze hacet yok.
Bu arada, Gündem'e gönderdiği telefon mesajlarında hakaret ve tehdit dili kullanması nedeniyle belli bir mesafede durma kararımız olan Sayın Önder Mümin'e ayrıca bir cevap vermeyi gerekli görmediğimi belirtmek isterim.
Her birey, her kurum yaptıklarından sorumludur. Birey ve kurumların icraatlarına onay verecek ise hiç kuşkusuz halktır.
Biz Gündem olarak siz seçilmişleri nasıl ki gerektiğinde göklere çıkarıyor, icraatlarınızı halkla paylaşıyorsak, gerekli gördüğümüzde de eleştireceğiz.
Halkın seçtiği siz siyasi temsilciler nasıl ki halka karşı sorumlusunuz, bizim görevimiz de halkı bilgilendirmenin ve haber vermenin yanı sıra onun sesi ve kulağı olmak, kişi ve siyasi makam gözetmeksizin onun adına denetlemektir.
Bizler her zaman olduğu gibi bundan sonra da dilimizi, kalemimizi edebiyle kullanmaya devam edeceğiz. Ama aynı anlayış ve yaklaşımı karşı taraftan da bekliyoruz.
Gündem Gazetesi'ni takip edenler bilir. Çekişmeler, sataşmalar, belden aşağı vurmalar bizim işimiz değildir.
Her zaman başımız dik, vicdanımız rahat... Hiç kimse bizim için kendini üzmesin...
Bizim işimiz, azınlığımızın hak mücadelesine bir parça da olsa katkı sağlayabilmek. Bunu bir nebze de olsa başarabiliyorsak ne mutlu bize...